Kelebek etkisini duydunuz mu bilmiyorum.
Duymayanlara basitçe anlatmak gerekirse, küçük olayların büyük etkilere neden olabileceğini ortaya koyan bir düşünce diyebiliriz.
Yani bir kelebek kanadını oynatır ve bu büyük bir fırtınaya yol açabilir.
İşte İnebolu’nun yumurta ihracatının bitmesi bir çeşit kelebek etkisi.
HİKÂYE BAŞLIYOR
Hikâyenin hemen başında şunu söylemek gerekir.
Zamanında bizim jenerasyona “Eskiden İnebolu’dan yumurta ve elma ihracatı yapılırmış.” dediklerinde bu konuşmayı biraz alaycı bir tavırla karşılardık.
Çünkü ortada buna dair bir iz olmadığı gibi, ilçede de böyle bir potansiyel kalmamıştı.
Halbuki bugün dönemin gazetelerine ulaşınca görüyoruz ki, ulusal basın neredeyse tüm gazetelerinde İnebolu’dan yapılan yumurta ve elma ihracatına yer vermiş, hatta övgüyle söz etmiş. Yani anlatılanlar “kurt masalı” değilmiş.
Sonra bir gün bir şey olmuş ve bu iş tamamen bitmiş. Gazetelerden takip edelim.
YIL 1931
1931 yılına kadar işlerin yolunda olduğu ve İnebolu’dan yumurta ihracatı yapıldığı ortada. Her ne kadar anlatılırken yumurta ve elma aynı cümlede kullanılıyor olsa bile gazete haberlerinden anladığımız, elma ihracatının yumurta ihracatı azalıp bitme noktasına geldiğinde canlandığı.
İnebolu’yu ilgilendiren ilk gazete haberi 10 Haziran 1931 tarihli Son Posta gazetesinde yer alıyor. Küçücük bir haber. Yumurta fiyatları düşüyormuş.
Habere göre İspanya para biriminin değer kaybetmesi artık yumurtanın para etmemesine yol açıyor. Buna bir yorum getirmemiz gerekirse ihracat azalınca yumurta bolluğundan iç piyasada fiyatlar düşmeye başlıyor.

YIL 1932
Yaklaşık bir yıl sonra 17 Ekim 1932 tarihli Cumhuriyet gazetesinde ayrıntılı bir haber var ve diyor ki “Tacirlerimiz çok müşkül vaziyet içinde…”
Belli ki geçen 1 yıl içinde sıkıntı her geçen gün büyümüş, İnebolu’dan Ali Yazıcızade Ali Faik Bey, durumu yerinde görmek için İspanya’ya kadar gitmiş.
Önüne gelen manzara aslında özetle şudur: 1929 tarihinde yaşanan Büyük Buhran, ülkeleri korumacı bir ekonomiye yönlendirmiş ve İspanya kendi ithalatını pahalı hale getirip “yerli ve millî” ürünlere yönelmiştir. Yumurtaya gümrük uygulamaya başlamıştır. İspanya İç Savaşı’nın ayak sesleri duyulmaktadır.

Ali Faik Bey tahminen alı al moru mor ne yapacağını düşünürken haberin daha da kötüsü gelmiş ve İspanya’nın yumurta ithalatını tamamen yasakladığı konuşulmuştur. Bunun doğru olmadığı anlaşılmış ancak İspanya’dan yapılan tahsilatlarda yaşanan sıkıntı tüccarı zorlar hale gelmiştir.
İnebolu resmen Dünya genelinde başlayan ticaret savaşlarının ortasında kalmıştır.
Yumurta parasını kurtarmaya çabalayan İnebolu, İspanya’dan bir şeyler ithal etmeyi düşünmüştür. En akla yatkın ürün dokuma ürünleridir. İnebolu’nun bu arayışı Akşam Gazetesi’nin 23 Ekim 1932 tarihli sayısında manşetlerde yer almıştır.
Düzen bozulmuştur bir kere. Artık ihracat yapabilmenin yolu ithalata da yönelmektir.

YIL 1933
İnebolu’nun yumurta ile imtihanı devam etmektedir. Fiyatlar önceki yılın yarısına düşmüş ama navlun artmıştır. İspanya’da muhafazakârlar yönetime gelmek üzeredir. Gümrük uygulaması devam etmektedir.
Bartın, Gerze, Samsun ve Ordu’dan gelen yumurtalar da İnebolu’da işlenmektedir ama pazarın sadece İspanya ile sınırlı olması işleri bozmaktadır.

YIL 1934
1934 yılı geldiğinde ilk defa basında Beyrut’a İnebolu’dan elma ve kereste ihracatından bahsedilmektedir. Yumurta ihracı ile ilgili sıkıntılar devam etmektedir. Belli ki İspanya’dan ümit kesildiği için Fransa, Almanya ve İtalya’ya ihracat denenmiş ancak oralarda da ürünlere uygulanan kontenjan duvarına çarpılmıştır.
17 Şubat 1934 tarihli Milliyet Gazetesi olan biteni özetlemektedir.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen, çok büyük ihtimal yumurtacılık ve ihracat ile ilgilenenler, belki de bu gümrük duvarını aşabilmek için bir araya gelip İnebolu’da bir şirket kuruyorlar. İnebolu’dan beklenmeyen bir girişimcilik örneği.
20.000 lira sermaye ile kurulan Altın Tavuk Yumurtacılar Limited Şirketi’nin ortakları, başından beri bu işle ilgili olduğunu bildiğimiz Ali Yazıcızade Ali Faik Bey, Saatçizade Biraderler, Küçük İbrahimzade Recep Basri ve Cebecizade Ziya Bey. (Aslında ben de Cebecizade’yim. Babaannem Cebeci evinin kızı ve soyadı da Cebecioğlu. Ancak Ziya Cebecioğlu’nun kim olduğu ile ilgili bende bir bilgi yok. Aynı Ziya Cebecioğlu ismine sonraki yıllarda yapılan elma ihracatında da rastlanıyor.)

Bir ay sonra 23 Mart 1934 tarihli Akşam Gazetesi’nde bir haber var.
Habere göre yumurta fiyatları 30 paraya düşmüş. İspanya yumurta almıyor. Belli ki Samsun’da bu konuyla ilgili bir kongre düzenlenmiş. Şimdi aynısı İstanbul’da da düzenleniyor. Köylü, şehre yumurta bile getirmiyor.
Çok büyük ihtimal haberde bahsedilen ve İngiltere’ye İnebolu Limanı’ndan yumurta satan tacirler Altın Tavuk Yumurtacılar Limited Şirketi’nin sahipleri.
Tekrarının olduğu şüpheli. Çünkü çarkın dişlileri kırılmış. Yumurtanın para etmemesi, yumurta üretimini bitirmiş.

Sonrasında İnebolu ve yumurta haberleri kesiliyor. Belli ki artık hiçbir şey eskisi gibi değil.
YIL 1937
Aradan yaklaşık 3 yıl geçiyor. 22 Temmuz 1937 tarihli Akşam Gazetesi. Başlık “İnebolu’da meyvacılığa çok ehemmiyet veriliyor.”
Devran dönmüş. “Meyvacılığa ehemmiyet veriliyor.”

İspanya İç Savaşı bütün şiddetiyle devam ediyor.
Avrupa İkinci Dünya Savaşı’na doğru koşar adım gidiyor.
İnebolu ticaret savaşlarının ortasında kalmış yönünü bulmaya çalışıyor.
Bir kelebek İspanya’da kanadını oynatıyor, Karadeniz’in kıyısında fırtına kopuyor.
İnebolu’nun yumurta ihracatı da böylece bitiyor.
