Gerek etrafa yaydıkları kokuları gerekse rengarenk görüntüleriyle çiçekleri hepimiz çok severiz; ancak canlı çiçeklerin sadece birkaç günlük ömrü olduğu gerçeği oldukça can sıkıcıdır. Peki ya size yaptığınız ufak bir hatanın çiçeklerinizin ömrünü çok daha kısaltabileceğini söylesek?
Bir buket taze, canlı çiçeği değerli kılan şeylerden birisi de eninde sonunda solacaklarını bildiğimiz için onlara o an değer vermemiz gerekmesidir; ancak aslında şöyle bir düşündüğümüzde yaptığımız şey; ölü ya da ampute edilmiş çiçeği su dolu bir vazoya koyarak çürüyene ve kötü kokana kadar biraz daha bizimle kalmalarını sağlamaktır.
Canlı çiçeklerin sonsuza kadar bizimle yaşamalarını sağlayamasak da daha uzun yaşamaları için yapabileceğiniz pek çok şey var ve bunlardan birisi de taze çiçeklerinizi meyvelerden uzak tutmak. Peki neden?
Meyvelerin olgunlaştıran etilen, çiçeklerin de ölümüne yol açıyor:
Maryland Üniversitesi’nde bir bitki hormonu olan ‘etilen’ üzerine çalışmalar yapan Profesör Doktor Caren Chang’e göre meyve ve çiçek gibi bitkiler yaşlandıkça etilen seviyeleri de yükseliyor. Yani etilen aslında meyvenin olgunlaşmasına yardımcı da oluyor.
Bu durumda meyvenin olgunlaşmasına yardımcı olan etilen meyve veren bitkiler için yararlıyken; yaşlanmalarına ve dolayısıyla çürüyüp solmalarına sebep olduğu çiçekler için aynı şeyi söylemek imkansız. Tam olarak bu sebeple de çiçeklerinizi bir kase meyvenin yanına değil de olabildiğince uzağına koymak, çiçekleriniz için en iyi olacaktır.
Chang’in söylediklerine göre bütün meyveler arasında diğerlerine oranla en çok domates, elma, muz ve armut etilen üretiyor; ancak hormonlar havada kaldığı süre boyunca etkisini de kaybediyor. Yani kısacası, meyvelerinizi ve çiçeklerinizi farklı odalara koymasanız bile birbirlerinden uzak tutmanız durumunda çiçekleriniz daha uzun süre canlı kalacaktır.