Nereden geldiği belli olmayan dolar miktarı (Merkez Bankası buna “Net Hata ve Noksan” diyor) her yıl 10 milyar doları aşmaya başladı. Bir yıl önce, ülkeye giren 2 doların 1 dolarının nereden geldiği belli değildi. 2016 yılında ülkeye giren 3 doların 1 dolarının nereden geldiğini bilemiyoruz. Kim gönderiyor bu dolarları? Neden sahibi bilinmiyor. Ama bizim açığımızı kapatıyor, ekonomimize katkıda bulunuyor? Döviz açığımızı (cari açığı) yurt dışından değişik kanallardan yurda giren dövizle finanse ediyoruz.
Normal kanallardan ülkeye giren döviz; (1) Doğrudan yatırım için gelen döviz, (2) Portföy yatırımı için gelen döviz, (3) Kredi olarak gelen döviz. Bu 3 kanaldan giriş/çıkış yapan dövizi “sermaye hareketleri” olarak izliyoruz.
Ne var ki son zamanlarda döviz açığımızı sermaye hareketiyle, bu normal üç kanaldan ülkeye giren dövizle değil de (net hata ve noksan kalemiyle) Nereden geldiği belli olmayan dövizlerle finanse eder hale geldik.
– 2015 yılında, sermaye hareketiyle ülkeye gelen döviz 10.1 milyar dolar. Nereden geldiği belli olmayan döviz 10.2 milyar dolar.
– 2016 Yılında sermaye hareketiyle ülkeye giren döviz 22.3 milyar dolar. Nereden geldiği belli olmayan döviz 11.0 milyar dolar.
Merkez Bankası tarafından 2005 yılında yayınlanan bir notta net hata ve noksan rakamlarının kaynağı şöyle anlatılıyor:
– İthalat veya ihracat için malın hareketi ile ödemenin farklı bilanço dönemlerine yansımasında zaman uyumsuzluğu,
– Gümrük işlemlerine ilişkin beyanat hataları (ithalat veya ihracat rakamlarının az veya fazla gösterilmesi),
– Ödemeler dengesindeki çeşitli kalemlerden elde edilen gelirlerin sistem dışına (yastık altına kasalara) çıkarılması veya finansman esnasında sistem dışından kaynak kullanılması seklindeki kayıt dışı işlemler,
– Bazı verilerin (turizm ve bavul ticareti) anketleelde edilmesindeki hatalar.
Hata olur da… Hatanın giderek büyümesi, normal yollardan giren döviz boyutuna ulaşması şaşırtıcı. 2002’den 2016 sonuna kadar nereden geldiği belli olmayan döviz girişi 40.9 milyar dolar…
Ekonominin çarkı neredeyse, nereden geldiği belli olmayan dolarlar sayesinde dönüyor. Neredeyse, cari açığı nereden geldiği belli olmayan dolarlarla finanse ediyoruz. Nereden geldiği belli olmayan dolarlar olmasa, döviz kıtlığı çekeceğiz. Dolar fiyatını dizginlemek mümkün olamayacak.
Rivayet muhtelif
İyi de bu dolarlar nereden geliyor? “Şehir efsanelerine” (halkımızın kendi kendine yaptığı açıklamalara göre):
(1) Bu dolarların kaynağı, bizim, Türklerin yurt dışındaki döviz hesapları. Sıkıştıkça dışarıdan döviz getiriyorlar. Türklerin yurt dışında her yıl bu büyüklükte döviz getirecek bollukta kaynaklarının olması, bu kaynağın bir türlü tükenmemesi inandırıcı değil.
(2) Bu dolarları Iraklılar, Suriyeliler, kendilerini güvende hissetmeyen Araplar Türkiye’ye getiriyorlar. Yabancılar dolar getirince ya bankaya yatıracaklar, ya harcayacaklar ki getirdikleri döviz cari açığın finansmanına katkı yapsın. O zaman da nereden geldiği bilinir. Getirilen dolarlar sandık içinde, bavulda saklanıyorsa, hesaba girmez.
(3) Katar, Suudi Arabistan, Kuveyt gibi dost Müslüman ülkeler, Türk ekonomisine destek vermek için dolar gönderiyorlar. Bu gerçekse, o zaman da bu dolarların gene banka hesaplarında görülmesi gerekir.
(4) Hesap hatası denilmesi zor. Çünkü bu büyüklükte hesap hatası yapılamaz.
Döndük dolaştık aynı noktaya geldik. Nereden geliyor bu dolarlar? Büyüklerimiz ne demişler? “Üzümünü ye de… Bağını sorma…”
İşte o durumdayız.
Gelen dolarları afiyetle yiyoruz. Kime teşekkür edeceğimizi bilemiyoruz.
Kaynak: Milliyet Gazetesi-Güngör Uras