EOT: Emeklilikte Oltaya Takılanlar

Her şey EYT kısaltması ile başladı.

Zaten bunun sonrasında hiçbir şey eskisi gibi olmadı.

EYT’liler… Yani emeklilikte yaşa takılanlar.

Israrlı bir hak aramanın sonunda emeklilikte yaşa takılanlar kısmen de olsa istediklerini aldılar.

Kısmen diyorum çünkü emeklilikte yaşa takılanlar kendi içlerinden yeni bir grubun doğmasına da tanıklık ettiler.

Bunlara da EPT denildi.

Yani emeklilikte prime takılanlar.

Yaş işi halledildi ama prim gün sayısı istenildiği, beklendiği ya da söylendiği gibi 5.000 güne indirilmeyince, bu sefer de 5.975 prim gününün doldurulması gündeme geldi.

EPT’liler kendi kaderlerini yaşarken yeni bir grup daha ortaya çıktı.

Onların kod adı da EST oldu.

Emeklilikte staja takılanlar.

Bu grubun ama haklı ama haksız talebi de şuydu: Staj başlangıç tarihi sigorta başlangıç tarihi olarak kabul edilmeli.

EYT, EPT, EST derken…

Bu iş nerede bitecek derken…

Yeni bir grup daha kendiliğinden ortaya çıkıverdi.

EOT

Yani emeklilikte oltaya takılanlar.

Gülmeyin.

Seçimden sonra büroya birisi geldi.

Söze başladı dedi ki:

“Sana da aşk olsun, Bağ-Kurlularda emeklilik gün sayısı 9.000 günden 7.200 güne inmiş, haber vermiyorsun, boşu boşuna prim ödüyormuşum.”

“Ne zaman inmiş güzel kardeşim? Yok öyle bir şey.” dedim.

“Yoksa bu ne? Atıyorum whatsapptan.” dedi ve şu fotoğrafı gönderdi:

Gülsen gülemiyorsun, ağlasan ağlayamıyorsun.

“Sen” dedim “Al bu fotoğrafı en yakın Sosyal Güvenlik Merkezi’ne git. Benim 7.200 günüm doldu, Bağ-Kur’dan emekli olmak istiyorum de. Bu fotoğrafı da göster.”

Sonra konuyu kısaca özetledim.

Günün birinde bu olsa bile, bugün bu konunun uzağından yakınından geçen bir durum olmadığını anlattım.

Ama inandı ama inanmadı.

Ama emekli olmaya gitti ama gitmedi.

Bilmiyorum.

Bildiğim, artık emeklilik işinde yeni bir grup var:

Anlı şanlı EOT.

Yani emeklilikte oltaya takılanlar.

FOTOĞRAF:WALLPAPERS
Bu Yazıyı Paylaşın