Tüketicilerde Fiyat Hassasiyeti, Sektörlerde Dijitalleşme Artıyor

Denetim ve çeşitli alanlarda danışmanlık hizmeti sunan Deloitte şirketi, değişen tüketici alışkanlıklarını kategori bazlı incelediği “Küresel COVID-19 Salgınının Türkiye’de Farklı Kategorilere Etkileri Raporu”nun ikincisini yayımladı.

Rapora göre, uzaktan eğitim, ulusal market zincirleri ve hobi kategorilerinde yaşanan pozitif eğilim devam ediyor.

Kamu bankalarına yönelim

Özel bankaların risk algısının yüksek olduğu düşüncesi, tüketicileri kamu bankalarına yöneltirken; otomobil kategorisinde talepteki canlanmaya dair ilk işaretler gelmeye başladı.

“Ticaret yavaşladı ve dijital ortama kaydı”

Hizmet sektöründeki yavaşlamaya ek olarak sınırlamalarla birlikte ticaret yavaşladı ve dijital ortama kaydı.

Bu duruma hazırlıksız yakalanan ya da bu geçişi hızlı yapamayan sektör ve firmalar, gelişmelerden negatif etkilendi.

“Bazı harcamalar ötelendi, tasarrufa yönelim görüldü”

Araştırmaya göre tüketiciler, bazı harcamalarını öteledi ve tasarrufa yöneldi.

Ramazan ayının da etkisiyle dini içeriklere yönelimde artış görüldü.

“Ev, yaşamın merkezi haline geldi”

Araştırma sonuçları, evden çalışmanın artması sosyal alanlardan uzak durulması nedeniyle, evlerin yaşamın merkezi haline geldiğini ortaya koydu.

Özellikle nisan ayında tüketiciler gıda alışverişinin ötesine geçerek, evlerinde daha iyi vakit geçirmeye önem verdi ve bu nedenle dekoratif eşya, yeni mutfak aletleri gibi ürünler satın aldı.

Online eğitim siteleri, spor-fitness, meditasyon, sesli kitap uygulamaları

Evde geçirilen zamanı değerlendirmek için, hobi ürünlerine, online eğitime, internet, TV gibi alanlara yönelim artarak devam etti.

Yemek yapmak, ev temizliği, tadilat gibi az yapılan ya da satın alınan hizmetlerin, tüketiciler tarafından yapıldığı gözlemlendi.

Ev hayatının dijitaleşmesi ile spor-fitness, meditasyon, online eğitim siteleri, sesli kitap aplikasyonlarına talep arttı.

“Tüketicilerin fiyat hassasiyeti arttı”

Nisan ayı içerisinde tüketicilerin fiyat hassasiyeti arttı. Lüks tüketimden ve yüksek fiyatlı harcamalardan kaçınılarak, daha küçük ve alt fiyat segmentlerine yönelim görüldü.

Vakalar ve ölüm oranları nedeniyle sosyal alanlardan uzak duruldu. Sosyal yaşama bağlı restoran, otel gibi tüketici hizmetlerine olan talep düştü ve sınırlamalar sonrasında neredeyse durma seviyesine geldi.

“Tanışma uygulamalarına yönelim gözlemlendi”

Sosyal tanışma ortamlarının sınırlanmasıyla, çareyi dijital çözümlerde arayanların sayısında artış görüldü.

Tanışma uygulamalarına yönelim gözlemlendi.

“İşsizlik ödeneği talebinde 2 kata yaklaşan artış görüldü”

Salgının ekonomik etkileri de araştırmaya yansıdı.

E-devlet üzerinde yapılan salgın destekleri, sosyal yardım,işsizlik ödeneği gibi taleplerde iki kata yaklaşan artış, salgının ekonomik etkilerinin işsizliğe yansımaya başladığını gösterdi.

“Talep dijitale kayıyor, toparlanmak için zamana ihtiyaç var”

Araştırmayı değerlendiren Deloitte Şirket Ortağı Hakan Göl, talebin hızla dijital ortama kaydığını, toparlanmanın biraz daha uzun süreye yayılacağını belirtti.

Raporda önemli değişimler gözlemlendiğini vurgulayan Göl, sektöre hizmet eden şirketlere tavsiyelerini şu şekilde sıraladı:

“Dijital sıçramaya odaklanılmalı, e-ticaret firmaları kanal sayılarını arttırmalı ve çeşitlendirmeli, iş modeli değiştirilmeli ve kaynaklar tekrar kurgulanmalı, daha odaklı promosyon yapılmalı ve dijital kanallara özgü sadakat programları tasarlanmalı, kazanılan yeni müşteri korunmalı, tüketicilerin akıllarında kalınmalı ve salgından ağır zarar gören sektörler, kamu karar vericileri ile kurtarma veya teşvik paketlerini görüşmeli.”

Bu Yazıyı Paylaşın