Uluslararası Kriminal Polis Teşkilatı INTERPOL’ün yeni yayınlanan raporuna göre, Çin’in 2018’de atık ithalatında kısıtlamaya gitmesinin ardından Türkiye, Avrupa ve ABD’nin plastik atık ihracatını en fazla artırdığı ülkeler arasında yer alıyor. Raporda ayrıca yasadışı depolanan plastik atıkları ortadan kaldırmak için çıkartıldığı düşünülen yangınlara İtalya, Malezya, Polonya, Romanya ve Tayland’ın yanı sıra Türkiye’de de rastlandığı kaydediliyor. Yasadışı ticaret ve küresel plastik ticareti rotalarındaki suç vakalarında artışına işaret eden INTERPOL raporunun ardından uluslararası suçlarla mücadele eden örgütlerin daha fazla işbirliği yapması çağrısında bulunuldu. WWF ise plastik kirliliğiyle mücadele adına yasal bağlayıcılığı olan küresel bir sözleşme için hükümetlere yönelik çağrısını yineledi.
INTERPOL, YASADIŞI PLASTİK ATIK TİCARETİ RAPORUNU YAYINLADI
INTERPOL’ün yayınladığı yeni bir rapor, dünya ölçeğindeki yasa dışı plastik atık ticaretinin çarpıcı boyutlarını gözler önüne serdi.“Küresel Plastik Atık Pazarı’nda Ortaya Çıkan Yasadışı Eğilimler” başlıklı rapor, küresel plastik sektöründe yaşanan yasadışı ticaret ve atık işlemedeki usulsüzlükleri ortaya koyuyor. Rapora göre plastik atıklarda yaşanan baş döndürücü artış yasadışı faaliyetlere de kapı aralıyor.
TÜRKİYE, DÜNYANIN YENİ PLASTİK ATIK ÇÖPLÜKLERİ ARASINA GİRDİ
INTERPOL’ün raporuna göre Türkiye, Çin’in atık ithalatında gittiği kısıtlama sonrasında Avrupa ve ABD’nin plastik atık ihracatını en fazla artırdığı ülkeler arasında yer alıyor. Raporda ayrıca yasadışı depolanan plastik atıkları ortadan kaldırmak için çıkartıldığı düşünülen yangınlara İtalya, Malezya, Polonya, Romanya ve Tayland’ın yanı sıra Türkiye’de de rastlandığı kaydediliyor.
SUÇ ÖRGÜTLERİ PLASTİK ATIK TİCARETİ FARKLI ROTALARA KAYDIRDI
Suç örgütlerinin plastik atık ticaretine sızmak için gönderimleri yasadışı olarak farklı rotalara kaydırdıklarını ve yetkilendirilmemiş atık yönetimi yöntemleri kullandıklarını ortaya çıkaran INTERPOL raporuna göre plastik atıkları büyük oranda yanlış yönetiliyor. INTERPOL tarafından analiz edilen 257 ticaret rotasının 52’sinde ise sorunlarla karşılaşıldığı kaydediliyor.
RAPOR, TÜRKİYE DAHİL 40 ÜLKENİN POLİS VERİLERİNE DAYANIYOR
INTERPOL’ün yayımladığı “2018 Ocak ayından bu yana Küresel Plastik Atık Pazarında Ortaya Çıkan Yasadışı Eğilimler” hakkında Stratejik Analiz Raporu, plastik atık pazarındaki suç eğilimlerine ve tehditlerine karşı oluşturulan yasal takip ve politikaları ortaya koymayı amaçlıyor. Aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 40 ülkenin emniyet teşkilatından gelen resmi verilere dayanan rapor, 64 ithalatçı, 57 ihracatçı ülkeyi kapsayan 257 uluslararası plastik atık ticareti rotasını içeriyor. Açık kaynakların taranması, emniyet teşkilatlarının paylaştığı veriler, 2019 yılı emniyet raporları ve atıkların yasal takibi konusunda çalışan uluslararası uzmanların görüşlerini de bir araya getiren rapor, sayısal veriler ile değerlendirmeleri de kapsıyor.
WWF-TÜRKİYE: ‘PLASTİK KİRLİLİĞİ DENETİMLERİ SIKLAŞTIRILMALI’
WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Plastik Projeleri Müdürü Tolga Yücel, plastik kirliliğinin denizler üzerindeki etkilerinden sonra şimdi de suç boyutuna şahit olunduğuna dikkat çekti. Konuyla ilgili değerlendirmesinde atıklarla ilgili suçların kökleri plastik kullanımı ve üretiminin iyi yönetilememesine dayandığını kaydeden Yücel, “Ulusal sınırları aşan bu krizle mücadele etmenin tek yolu, şeffaflık ve hesap verebilirlik, yani sorunda rolü olan tüm tarafların sorumluluğu paylaşmasını içeren bir sistem ve zihniyet değişimidir. Tüm dünya liderlerini, acilen denizlerdeki plastik kirliliğini çözecek kapsamlı bir sözleşme için bir araya gelmeye çağırıyoruz” diye konuştu.
TÜRKİYE’NİN ATIK İTHAL ETME GEREKÇESİ
Türkiye’de ise yetkililerin öncelikle plastik atıkların kaynağında daha iyi ayrıştırılması ve konunun hanelere ve bireylere inmesi için gerekli adımları atması gerektiğinin altını çizen Tolga Yücel, “Ülkemizin plastik atık ithal etmesinin gerekçesi toplanan atıkların geri dönüşüm tesislerinin ham madde ihtiyacını karşılayamaması olmakla birlikte INTERPOL raporunun gösterdiği üzere süreç suistimal ve yasa dışı usulsüzlük ve uygulamalara açık. Ülkemiz Sıfır Atık Programı ile olumlu bir adım atmıştır, şimdi de bu küresel sözleşmenin şekillendirilmesinde öncü bir rol oynama şansına sahiptir. Denetimler sıkılaştırılarak plastik kirliliği ile kararlılıkla mücadele edilmesi sayesinde geri dönüşüm sanayinin ihtiyaç duyduğu ham madde yurt içinden karşılanacak; ülkemiz de denizlerine sahip çıkarak, Akdeniz’i en çok kirleten ülkeler arasında anılmaktan kurtulacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
‘YASAL BAĞLAYICILIĞI OLAN KÜRESEL BİR SÖZLEŞMEYE İHTİYAÇ VAR’
Çin, onlarca yıl ülkelerin plastik atıkları için kolay bir çözüm olma konumunu bugüne kadar sürdürdü ve dünya plastik atıklarının yarısını ithal etti. 2018’de ise Çin’in plastik atık ithalatını kısıtlama kararı sonrası yeniden çizilen rotalar alternatif ülkelerin neye uğradıklarını şaşırmalarına yol açtı ve suç örgütleri bu fırsatı değerlendirmek üzere harekete geçti. Basel Sözleşmesi kapsamında dünya genelindeki plastik atık ticaretini düzenleyen uluslararası önlemler 2021 yılından itibaren yürürlüğe girecek. Ancak suçluların yeni düzenlemeleri avantajlarına çevirecek yöntemleri de bulduklarına dikkat çeken INTERPOL, atıklarla ilgili yasal takip ihtiyacı olduğuna vurgu yapıyor.
INTERPOL YETKİLİSİ: ‘PLASTİK, EN BÜYÜK ÇEVRE SORUNLARINDAN BİRİ’
INTERPOL Çevresel Uyum ve Yaptırım Komitesi Danışmanlar Kurulu Başkanlığını da yürüten İskoçya Çevre Koruma Ajansı Direktörü Calum MacDonald, “Günümüzde, küresel plastik kirliliği gezegenimizi en fazla tehdit eden çevre sorunlarından biri. İyi düzenleme ve yönetim küresel çevre güvenliği açısından elzem” diye konuştu.
SUÇLARLA MÜCADELEDE HÜKÜMETLERE İŞBİRLİĞİ ÇAĞRISI
INTERPOL’ün uluslararası suçlarla mücadele eden örgütlerin daha fazla işbirliği yapması yönündeki çağrısının ardından ise WWF hükümetlere yönelik tavsiyelerini şöyle sıralıyor:
-Küresel ölçekte yasal bağlayıcılığı olan ve ulusal eylem planları ile düzenlemeleri içeren uluslararası bir sözleşme için müzakerelere hız verilirken düşük gelir seviyesindeki ülkelerde atık yönetimine destek olunması.
-Tek kullanımlık plastiklerin yasaklanması; gelişmiş pazarlarda yerel geri dönüşüm kapasitesinin iyileştirilmesi ve gelişmiş ekonomilerde atık yönetimi konusunda boşlukların giderilmesi yönündeki mevcut mekanizmaların güçlendirilmesi.
-Çevre dostu plastik seçenekleri için yenilikçi çalışmalara ağırlık verilmesi ve bu seçeneklerin yaygınlaştırılması.
-Plastik atıkların izlenmesi ve yasal takibatın güçlendirilmesi için araştırma ve kapasite geliştirme yatırımlarının yapılması.
Kaynak: odatv.com-Yusuf Yavuz
https://odatv4.com/bu-utanc-bizim-turkiye-avrupanin-bir-numarali-coplugu-27082037.html