Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, asgari ücrette bundan böyle yılda tek zam uygulaması yapılacağını açıkladı. Ama üzülmeyin, ekonomi yönetimimiz kimseyi mağdur etme niyetinde değil.
11 bin 400 TL ile açlık ve yoksulluk sınırı altında kimsenin yaşamadığını iddia ettikten sonra, tek bir zamla yılı geçiştiren, ama defaten bütçe yapmakta beis görmeyen yöneticilerimiz, vatandaşını da unutmadı.
Ne de olsa söylem, emeklisinden çalışanına kadar kimseyi enflasyona ezdirmemiş olmak değil mi? Baktılar bu para ile ilgili sıkıntılar çıkacak, hemen devreye en büyük gelir kapısını koydular. Nedir o? Şans oyunları…
Çocukluğumuzda haftanın belli günlerinde düzenlenirdi. Mevcut siyasetçilerimiz o dönem bunun son derece zararlı bir faaliyet olduğunu düşünüyorlardı. Sonra iktidara gelince anladık ki, eleştirdikleri şans oyunları değil, belli günlerde yapılmış olmasıymış.
Bunun üzerine ilk hamle olarak haftanın yedi gününe, hatta günün belli saatlerine yaydıkları şans oyunlarıyla, vatandaşın ihtiyacını giderdiler. Para mı tatlı geldi bilmiyorum ama aynı şeyi tütün ve alkollü içecekler konusundaki yaklaşımlarıyla da desteklediler.
Gelinen noktada trilyonlarca borcu olan, bir maaş alacak işi varsa, ki emekli ise ikramiye almasına engel, onda da asgari ücretle geçinilebileceğini iddia eden yöneticilerimiz, zorlaşan hayat koşulları altında yeni bir açılım yapmaya hazırlanıyor.
Bundan böyle cebinizde para olmasa da hayalperestlik dozunuz ve umutlarınız arttırılacak. Nasıl mı? TBMM’ye sunulmaya hazırlanılan bir yasa teklifine göre, bundan böyle şans oyunları şirketleri yıllık gelirlerinin yüzde 90’ını dağıtacak.
Hemen aklınızı yitirmeyin. Yüzde 83 olan üst limit, yüzde 90’a çıkarılıyor. Yani şirket yılda topladığı paranın en az yüzde 40’ını, son düzenlemeyle de en fazla yüzde 90’ını dağıtmak durumunda olacak.
Belki de sıra sizdedir. Nereden bileceksiniz? 10 TL’ye ekmek alınan ülkemde, yapın bir kupon milyonların hayalini kurun. Semt pazarına gittiğinizde 20 TL ‘ucuz’ kavramı olarak gündemimize girmişken, kazıyın bir kağıt parçasını…
Tüm bunlar sizi tatmin etmediyse futbol sevdalısı bir ülkeyiz. Ülkede bilimsel çalışma var mı, hangi siyasi hangisine hakaret etti diye takip edeceğinize vizyonunuzu geliştirin ve dünyadaki maçları takibinize alın.
Oradaki skorlar, goller, kartlar, aklınıza ne gelirse, sizi bu ülkede oyalanmaktan alıkoyacak çok başlık var. Günün sonunda da umutlarınızı yeşertin ve ikramiye çıkarsa neler yapabileceğinizi hayal edin.
Bu arada ev sahibi kirayı isterse, çocuk defter almak için ‘para’ derse, hatta işsizseniz ve iktidar sizden sağlık sigortası primi isterse dönün ve şöyle deyin: Şu kuponu görüyor musun? Çıktı mı kralız; çıkmazsa çıplak kral. Rahat olun; onu da zaten gören ya da söyleyen yok.
