Dünya genelinde en sık görülen nörodejeneratif hastalıklardan biri olan Alzheimer’in sebebi birçok durumda belirsizdir. Çevresel faktörler, enfeksiyonlar ve genetik yatkınlık gibi nedenler bilinenler arasında Mesela apopilpoprotein E ve APOE-4’e ait belli başlı gen varyantlarını taşıyanlarda Alzheimer riski iki kat fazladır.
Bu gen varyantlarını taşıyan insanlar gelecekte gen testi olmadan erken tanıyla teşhis edilebilecek. Çünkü on yıllardan bu yana APOE-4 geni, büyük beyin kabuğunun önemli bir bölümünün işlevini bozuyor. Bu beyin bölgesinde mekansal yön bulma ve “mental kartlar” için önemli olan ızgara hücreleri yer alır. Örneğin gece karanlığında banyonun yolunu bulabilmek için, evin düzenini bilmek dışında herhangi bir bilgiye ihtiyaç duymadan bir oda içindeki pozisyonumuzu takip eden bir mekanizmaya ihtiyacımız var diyor araştırmacılar.
Bu yön bulma entegrasyonu, entorhinal korteksteki ızgara hücreleri tarafından gerçekleştirilir. Fakat araştırmalar entorhinal korteksin, Alzheimer’den zarar gören ilk beyin bölgelerinden biri olduğunu göstermiştir. Bu yüzden Alzheimer’in ilk belirtileri mekansal yön bulma ve yolda kaybolma gibi semptomlardır. Hatta APOE-4 gen varyantını taşıyan kişilerde, bu beyin bölgesindeki ilk hasarlar, genç yetişkinlik döneminden itibaren tespit edilebiliyor.
APOE-4 taşıyıcılarında bu erken hasarların, yön bulma yetisinde etkili olup olmadığını öğrenmek isteyen araştırmacılar, bu hasarı kapatan ve engelleyen sanal bir navigasyon testi geliştirmişler. Bu deneyde genetik yatkınlığı bulunmayan ve 65 APOE-4 varyantını taşıyan 65 kişi sanal bir peyzajdaki belli başlı yerleri hatırlamak zorunda bırakılmış. Sonuçta APOE-4 genini taşıyan kişiler yön bulma konusunda çok daha kötüler. Bu özellikle de yol işaretlerinin bulunmadığı ve katılımcıların tamamen zihinsel haritalarına güvenmek zorunda kaldıkları durumda daha belirgindi diyor araştırmacılar.
Tüm bunlar bu hasarların entorhinal korteksteki ızgara hücre sistemiyle sıkı sıkıya ilişkili olduğunu gösteriyordu ki bu da katılımcıların beyin etkinliklerinin fonksiyonel manyetik rezonans tomografisiyle incelemeleri sonucunda kanıtlanmış. Bilim insanları yeni bilgiler ışığında Alzheimer hastalığının ilk belirtilerin ortaya çıkmasından on yıl kadar önce teşhis edilebilmesini umuyorlar.