Nefes Alma Vergisi de Gelecek mi?

Hazine ve Maliye Bakanlığı, Haziran 2023 Merkezi Yönetim Bütçe Gerçekleşmeleri Raporu’nu açıkladı. Merkezi yönetim bütçesi haziran ayında 219.6 milyar TL ile aylık tarihi en yüksek seviyede açık verdi. Merkezi yönetim bütçesi yılın ilk 6 ayında personel giderlerindeki ve cari transferlerdeki hızlı artışın etkisiyle 483.2 milyar TL açık verdi. Bu açık tutarı, yılın sonuna kadar hedeflenen 659 milyar 421 milyon TL’nin %73.3’ünün gerçekleştiğini gösteriyor.

2023 yılı Ocak-Haziran döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 2 trilyon 363.6 milyar TL, bütçe gelirleri 1 trilyon 880.3 milyar TL ve ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 2 trilyon 88.3 milyar TL ve faiz dışı açık ise 208 milyar TL olarak gerçekleşti.

İlk 6 ayda bütçe giderleri, geçen yılın aynı dönemine göre %101.7 oranında artarken, bütçe giderleri içinde yer alan personel giderleri %115.7, cari transferler %113.5 ve faiz giderleri %104.4 oranında arttı.

VERGİ TAHSİLATI, GİDERLERE YETİŞEMİYOR

2023 Ocak-Haziran döneminde KDV ve ÖTV’nin toplam vergi gelirleri içindeki payı %50.52, dolaylı vergilerin payı %63.57 ve dolaysız vergilerin payı ise %36.43 olarak gerçekleşti. 231.2 milyar TL düzeyine ulaşan vergi gelirleri, toplam bütçe gelirlerinin yaklaşık %86’sını oluşturdu.

Bütçe gelirleri ilk 6 ayda geçen yılın aynı dönemine göre %48.2 oranında artarken, vergi gelirleri %51.4 oranında arttı. Haziran ayında bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre %130 oranında arttı. İlk 6 ayda vergi türleri itibari ile yapılan vergi tahsilatları ve toplam vergi gelirleri içindeki oransal ağırlıklarını gösteren tablo aşağıda yer almaktadır.

ÖDEYEN 85 MİLYON NÜFUS VAR, HARCAMAYA DEVAM

İlk 6 aylık bütçe sonuçları; bütçe gelirlerinin enflasyonun da etkisi ile yüksek rakamlara ulaşmasına rağmen, seçim ekonomisi ve verilen vaatlerin yerine getirilmesi nedeniyle ciddi oranda artan kamu giderlerinin karşılanamadığını, dolayısıyla bütçe açığının rekor seviyelere çıktığını göstermektedir.

Bütçe açığını kapatmak için giderleri kısmak yerine, yine vergi tahsilatını artırma yoluna gidildi. Katma Değer Vergisi oranlarında artış, harçlarda %50’lik artış, akaryakıtta maktu Özel Tüketim Vergisi tutarının artırılması, ek motorlu taşıtlar vergisi ödeme yükümlülüğü getirilmesi ve Kurumlar Vergisi oranlarının artırılması düzenlemeleri de yapıldı. Yılın başından itibaren söylediğim gibi, ek bütçe de yapıldı. Ek bütçe ve ek vergi düzenlemelerine rağmen, bütçe açığının milli gelirin %3.5’i seviyesinde gerçekleşmesi mümkün değil. Türk Lirası’ndan Kur Korumalı Mevduat’a dönenlere ödenen kur farklarının Hazine yerine Merkez Bankası tarafından ödenmesi de (yıl sonuna kadar 100 milyar TL ödeme yapılması bekleniyordu) fayda etmeyecek.

En düşük memur aylığının 22.000 TL’ye çıkartılmasının yıl sonuna kadar maliyeti 455 milyar TL, EYT ödemesi 300 milyar TL ve geçen yıldan bu yıla ödenmeyerek devredilen 20 milyar dolarlık doğalgaz ödemesi de dikkate alındığında; durumun vahameti ortada. Ayrıca 31 Mart 2024’te yerel seçimlerin yapılacak olması da seçim ekonomisi tehlikesini barındırıyor. Seçim vaatlerinin faturasının 85 milyon vatandaşa ödetilmeye devam edileceği anlaşılıyor.

Bütün bu vergi artışları da yetmeyecek. Özel İletişim Vergisi oranları da yükseltilecek ayrıca beyaz eşya diye tanımlanan dayanıklı tüketim mallarından alınan Özel Tüketim vergisi oranları da hemen artırılacaktır. Yine sonbaharda Gelir Vergisi mükellefi olanlara ek vergi getirilecektir.

Giderlerini kısmak yerine daha büyük gider kalemleri yaratan iktidarın kapanışı “Nefes Alma Vergisi” ile yapacağını düşünüyorum!

Bu Yazıyı Paylaşın