Mali Müşavir Olarak Faaliyet Gösteren Kişi, Arşiv Olarak Kullanmak Üzere Satın Aldığı Taşınmazın Amortismanını Gider Kaydedemez

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Gelir Kanunları Usul Müdürlüğü)
TARİH : 31.03.2020
SAYI : 11395140-105[VUK-1-21391]-E.322856
KONU : Mali Müşavir tarafından arşiv mahalli olarak kullanmak üzere satın alınan

gayrimenkul için amortisman ayrılıp ayrılamayacağı, bildirim verme zorunluluğu hk.

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; mali müşavir serbest meslek mensubu olarak faaliyette bulunduğunuz, halihazırda kullandığınız ofisi 2010 yılında kredi kullanarak satın aldığınız, yurt dışında mevcut mükelleflerinize tahsis ettiğiniz dosyalarınızı muhafaza altında tutmak amacıyla yeni bir mesken satın aldığınız belirtilerek, mesleki faaliyetiniz gereği arşiv mahalli olarak kullanmakta olduğunuz yeni gayrimenkul için amortisman ayırıp ayıramayacağınız, şube açılışı, izin belgesi alma gibi diğer yükümlülüklerinizin bulunup bulunmadığı hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;

– 65 inci maddesinde; “Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır…”,

– 67 nci maddesinde, “Serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan farktır.”,

– 68 inci maddesinde, “Serbest meslek kazancının tespitinde aşağıda yazılı giderler hasılattan indirilir:

1. Mesleki kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen genel giderler (ikametgahlarının bir kısmı iş yeri olarak kullananlar, ikametgah için ödedikleri kiranın tamamı ile ısıtma ve aydınlatma gibi diğer giderlerin yarısını indirebilirler. İş yeri kendi mülkü olanlar kira yerine amortismanı, ikametgahı kendi mülkü olup bunun bir kısmını iş yeri olarak kullananlar amortismanın yarısını gider yazabilirler.)

4. Mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve envantere dahil taşıtlar için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ayrılan amortismanlar (amortismana tâbi iktisadi kıymetlerin elden çıkarılması halinde aynı Kanunun 328 inci maddesine göre hesaplanacak zararlar dahil).

…”

hükümleri yer almaktadır.

Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

– 156 ncı maddesinde, ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yerinin; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yer olduğu,

– 159 uncu maddesinde, aynı teşebbüs veya işletmeye dahil bulunan iş yerlerinin sayısında vukua gelen artış veya azalışları mükelleflerin vergi dairesine bildirmeye mecbur olduğu,

– 168 inci maddesinde de, değişiklik bildirimlerinin bildirilecek olayın vukuu tarihinden itibaren bir ay içerisinde mükellef tarafından vergi dairesine yapılacağı

hüküm altına alınmıştır.

Bunun yanı sıra, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirlerin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in “Büro Edinme Zorunluluğu” başlıklı 14 üncü maddesinde, “Her meslek mensubu meslekî faaliyetine başlamadan önce bağlı olduğu oda bilgisinde iş yeri açmak zorundadır.

Büro standartları ve buna ilişkin usul ve esaslar Birlik Genel Kurulunda belirlenir. Açılan iş yerleri bağımsız büro şeklinde olup, başka bir serbest meslek faaliyeti veya ticarethane ile iç içe olamaz. Meslekî faaliyetler aynı zamanda ev olarak kullanılan ikametgâhlarda yürütülemez. Bir meslek mensubunun birden fazla bürosu olamaz.

…” düzenlemeleri yer almaktadır.

Bu bağlamda, esas itibarıyla mükelleflerin ticari, sınai ve zirai faaliyetlerini sürdürdükleri yerlerin iş yeri özelliğini taşıyabilmesi için bu yerlerin “faaliyetin icrasına tahsis edilmesi” veya faaliyetin icra edildiği “yer” olma özelliğini taşıması gerekmekte olup, mükelleflerin mükellefiyetleri devam ederken işletmelerine dahil iş yeri sayısında bir artış söz konusu olması halinde, bu değişikliğin bir ay içinde ilgili vergi dairesine bildirilmesi gerekmektedir.

Ancak, mali müşavirlik mesleğinin serbest meslek faaliyeti olması ve bu mesleğin mesleki bilgiye ve ihtisasa dayanması ve şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yürütülmesi gerektiğinden, serbest meslek erbabının iş yerine ilave olarak şube açması mümkün bulunmamaktadır.

Buna göre, serbest meslek faaliyetinizi daha önce satın aldığınız ofisinizde yürütmeniz nedeniyle, evrak arşivi olarak kullanılmak üzere satın aldığınızı belirttiğiniz ikinci bir meskenin de iş yeriniz olarak kabul edilmesi ve bu mesken için Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre amortisman ayırmak suretiyle serbest meslek kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan, faaliyetinizde Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirlerin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik hükümlerine de riayet etmeniz gerektiği de tabiidir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

Bu Yazıyı Paylaşın