T.C. YARGITAY Onbirinci Hukuk Dairesi |
|||
Esas No | : 2015/15113 | ||
Karar No | : 2016/9005 | ||
Tarih | : 21.11.2016 |
ÖZET: |
|
İÇTİHAT METNİ
DAVA :
Taraflar arasında görülen davada … … … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen … /01/2015 tarih ve 2012/632-2015/42 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR :
Davacı vekili; davacının uzun yol şoförü olduğunu, nakliyat işi ile uğraştığını, davalıya nakliye işi yaptığını, bu işler karşılığında 2008 yılı itibariyle davalıya 77.895 EURO tutarında fatura kestiğini, alacağının … 771 EURO tutarındaki kısmını tahsil edemediğini, alacağın tahsilinin sağlanması için başlatılan icra takibine davalının kötü niyetle itirazda bulunduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptaline ve davalı aleyhine asgari %40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının takip konusu faturalarda yazılı taşımacılık hizmetlerini verdiğini, bu faturaların bedellerinin banka havalesi, çek, nakit, yol avansı, … dışı navlun tahsili şeklinde ödendiğini, bakiye 501,30 EURO’nun da icra dosyasına yatırıldığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, itibar edilen ilk bilirkişi ek raporu, ikinci bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın davalıya verilen yurtdışı nakliye hizmeti alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali istemine ilişkin olduğu, taraflar arasında taşıma işlerinin fiilen gerçekleştirilmiş olduğu, davalının icra takibine itirazında ve davaya cevabında ödeme itirazında bulunduğu, ispat külfetinin davalıya düştüğü, tarafların defter kayıtlarının uyuşmadığı, davalının ibraz ettiği ödeme belgelerine göre sonuca gidilmesi gerektiği, davalının faturalarının kapalı fatura olduğunu belirterek savunmasını kanıtlamak istediği ancak takibe konu faturaların çoğunun kapalı fatura olmadığı, kapalı faturaya dayalı ödeme savunmasının da defterlerde aynı gün para çıkışı ile teyit edilmesi gerektiği, davalı defter kayıtları ve dayanağı belgelerin bilirkişi raporunda tek tek karşılaştırıldığı, belgeye dayanmayan ancak davalı defterlerinde ödeme olarak gösterilen tutarlar düşüldükten sonra davalının takip tarihi itibariyle davacıya … 759,51 EURO borçlu olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne, taleple bağlı kalınarak davalının icra takibine itirazının … 269,70 EURO yönünden iptaline, takibin bu miktara takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa’nın … /a maddesi uyarınca yıllık % … ,… ve değişen oranlarda faiz uygulanmak suretiyle devamına, alacağın % 40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, taşıma ücretinin tahsiline yönelik yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere taraf defterlerinin uyuşmadığı, kapalı faturalar yönünden yapılan savunmanın davalı defterlerinde aynı gün nakit çıkışı ile teyiti gerektiği, davalı kayıtları ve sunulan dayanak belgelerin karşılaştırıldığı, davalı defterlerinde görünen ancak belgeye dayanmayan tutarların mahsubu ile davalının 37.759,51 TL (gerekçeli kararda maddi hata sonucu … 759,51 EURO olarak belirtildiği gözlenmektedir) borçlu olduğundan bahisle taleple bağlı kalınarak … 269,70 EURO ana para üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Somut olayda, davacı tarafından davalıya nakliye işi yapıldığı, bu iş nedeniyle tanzim edilen fatura bedellerinin davalı tarafından ödenmediği ileri sürülmüştür. Davalı vekili, taraflar arasında yazılı sözleşme olmaksızın taşıma ilişkisi bulunduğunu kabul etmiş ancak bu iş nedeniyle düzenlenen fatura bedellerini davacıya ödediğini savunmuştur. Takibe konu faturaların bir kısmının kapalı fatura olduğu anlaşılmaktadır. Faturanın altının faturayı tanzim eden tarafından kaşe vurularak imzalanması o faturanın kapalı fatura olduğuna ve fatura bedelinin ödendiğine karine teşkil eder. Bu durumda ispat yükü yer değiştirir, diğer bir ifadeyle ödeme savunması yönünden mevcut karine karşısında alacaklının fatura bedelini tahsil etmediğini kanıtlaması gerekir. Bu nedenle, mahkemece kapalı faturalar bakımından ispat yükünün davalı üzerinde bırakılması yerinde olmamıştır. Şu halde, öncelikle kapalı faturalara yönelik ispat yükünün davacı tarafta olduğu gözetilerek hangi faturaların kapalı olduğunun belirlenmesi, davacı yanın bu faturalarla ilgili karinenin aksini gösterir delilleri varsa bunların toplanması ve davalı tarafça sunulan ödeme belgeleri dikkate alınarak borç-alacak durumunun belirlenmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ :
Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, … /… /2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.