Uluslararası bilim insanları tarafından oluşturulan Earth Commission’ın yaptığı araştırma, gezegenimizin dayanıklılığı ve sağlığı için belirlenen ölçülebilir sınırların tehlikeli bir şekilde aşıldığını ortaya koyuyor. Küresel sıcaklık artışı, suya erişim, bozulmamış ekosistem dengesi, besin döngüleri ve aerosol kirliliği gibi 5 temel alanda incelenen 8 ekolojik gösterge, insan faaliyetlerinin dünyanın sağlığını tehdit edici boyutlara ulaştığını gösteriyor.
Araştırmaya göre belirlenen 8 göstergeden 7’sinde insan faaliyetleri tehlikeli sınırları aşmış durumda. Özellikle iklim kategorisinde, küresel sıcaklık artışının 1,5 derece sınırını geçmesi son derece tehlikeli olarak değerlendiriliyor. Bu sıcaklık artışının insanların yaşayabileceği son sınır olduğu kabul ediliyor ve bu sınıra henüz ulaşılmamış olsa da, adil ve güvenli sınır olarak belirlenen 1 derece aşılmış durumda.
Küresel sıcaklıklar, sanayi öncesi döneme göre yaklaşık 1,2 derece artmış durumda. Su kaynaklarıyla ilgili göstergelerde ise tehlike alarmı veriliyor. Yüzey suyu akışındaki değişiklikler güvensiz seviyelerde yüzde 34 olarak görülüyor, oysa bu oranın yüzde 20 olması gerekiyor. Ayrıca yeraltı suyu seviyelerinin yüzde 47’si endişe verici bir hızda tükeniyor.
Bozulmamış ekosistem dengesi için ise gezegenin yüzde 50 ila 60’ının korunması gerekiyor. Ancak yapılan değerlendirmeler yüzde 45 ila yüzde 50 arasında bozulmamış bir ekosisteme sahip olduğumuzu gösteriyor. İnsan müdahalesiyle değiştirilen alanlarda ise bozulmamış ekosistem oranının yüzde 20 ila 25 olması gerekiyor, ancak bu hedefi karşılayan alanların üçte ikisi bu gerekliliği yerine getirmiyor.
Besin döngüleri göstergesinde ise gelişmiş ekonomilerle dar gelirli ülkeler arasındaki nitrojen ve fosfor kullanımındaki eşitsizlik tehlikeli boyutlarda. Yalnızca aerosol kirliliği göstergesi, belirlenen tehlikeli sınırları aşmayan tek alan olarak öne çıkıyor.
