İdari İşlem İptal Edildiği Halde Kararın Uygulanmamasından Doğan Zararın Tazmini Gerekir

T.C.
YARGITAY
Dördüncü Hukuk Dairesi

Esas No : 2010/14070
Karar No : 2010/12873
Tarih : 13.12.2010
KAVRAM:
  • İDARİ İŞLEM İPTAL EDİLDİĞİ HALDE KARARIN UYGULANMAMASINDAN DOĞAN ZARARIN TAZMİNİ
  • TÜRK TELEKOMÜNİKASYON A.Ş. HAKKINDAKİ DAVA
  • KAMU KURULUŞU NİTELİĞİ TAŞIMAYAN ŞİRKET

 

İÇTİHAT METNİ

DAVA :

Taraflarca verilen dilekçeyle mahkemece yapılan yargılama sonunda; kararın Yargıtay’ca incelenmesi ve taraf vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR :

Teknisyen kadrosuna atanması için yaptığı başvuruyu reddeden davalı hakkında açtığı dava kabul edilerek işlem iptal edildiği halde davalının idari yargı kararını uygulamadığını belirten davacı, uğradığı zararın ödetilmesini istemiştir.

Yerel mahkemece, idari yargı kararını yerine getirmeyen idare aleyhine idari yargı yerinde dava açılması gerektiği gerekçesiyle yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği sebebiyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir.

6145 Sayılı Kanun ile Türkiye Cumhuriyeti Posta Telgraf ve Telefon kurulmuş, 406 Sayılı Telgraf ve telefon Yasası’nın 10.6.1994 gün ve 4000 Sayılı Yasa’yla değişik 1. maddesiyle posta ve telgraf tesis ve işletmesine ilişkin hizmetler, Posta İşletmesi Genel Müdürlüğü’nce, telekomünikasyon hizmetleri ise Türk Telekomünikasyon A.Ş. tarafından yürütülecek biçimde yeniden yapılandırılmıştır.

27.1.2000 gün ve 4502 Sayılı Yasa’nın 1. maddesiyle 406 Sayılı Yasa’nın 1. maddesine eklenen 9. fıkrada; “Türk Telekom, bu Kanun ve özel hukuk hükümlerine tabi bir anonim şirkettir. Kamu İktisadi Teşebbüslerin kuruluş, teşkilat ve faaliyetleri ile ilgili mevzuat Türk Telekom’a uygulanmaz. Sadece Türkiye Büyük Millet Meclisi denetimine ilişkin 2.4.1987 tarihli ve 3346 Sayılı Kanunun 9’uncu maddesi hükümleri…”nin uygulanacağı belirtilmiştir. Ancak bu düzenleme, 12.5.2001 gün ve 4673 Sayılı Yasa’nın 1. maddesiyle Türk Telekom, bu Kanun ve hukuk hükümlerine tabi bir şirkettir. Bu kanun hükümleri saklı kalmak üzere, kamu iktisadi teşebbüsleri de dahil, sermayesinin yarısından fazlası kamuya ait olan kamu kurum, kuruluş ve ortaklıklarına uygulanan mevzuat Türk Telekom’a uygulanmaz. Sermayesinin yarısından fazlası kamuda kaldığı sürece, Türkiye Büyük Millet Meclisi denetimine ilişkin 2.4.1987 tarihli ve 3346 Sayılı Kanunun 9’uncu maddesi hükümleri uygulanır. 16.7.1965 tarihli ve 697 Sayılı kanun ile milli güvenlik ve kamu düzeniyle sıkıyönetim ve seferberlik hallerinde telekomünikasyon A.Ş. 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin ekindeki Kamu İktisadi Kuruluşlarının yer aldığı listeden çıkarılmışlardır. Özelleştirme kapsamında bulunan Türk Telekomünikasyon A.Ş.’deki tamamı Hazineye ait olan payların %55’i Bankalar Kurulu’nun 25.7.2005 gün ve 2005/9146 Sayılı Türk Telekomünikasyon Anonim Şirketi ( Türk Telekom )’nin %55 oranındaki Hissesinin Blok olarak Satışına İlişkin Nihai Devir İşlemlerine Dair Kararın Yürürlüğe Konulması Hakkında Karar Uyarınca, 14.11.2005 tarihli hisse Satış Sözleşmesi ile Ojer Telekomünikasyon A.Ş.’ne satılmıştır.

Davalı Türk Telekom paylarının devrinin eylemli olarak gerçekleştiği günden sonra davacıyla davalı arasındaki hukuki ilişki İş Yasasına tabi olması gereken hizmet sözleşmesine dayalı bir özel hukuk ilişkisi niteliğini taşıdığından, davaya konu işlemin kaynağı da bir özel hukuk işlemidir.

Öte yandan, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı” başlıklı 2/1. maddesinin ( a )bendinde; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları, b )bendinde idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan zarara uğrayanlar tarafından açılan tam yargı ve davaları ve c )bendinde tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar idari dava türleri olarak sayılmış olup kural olarak, idari yargı yerinde ancak Devlete ve kamu tüzel kişilerine karşı açılan davalara bakılır.

Yerel Mahkemece açılan yönler gözetilerek, idari yargı kararının yerine getirilmediği günde kamu kuruluşu niteliği taşımayan Türk Telekomünikasyon A.Ş. hakkındaki davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği sonucuna varılarak işin esası incelenip varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ :

Temyiz olunan kararın gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, ve peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, 13.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bu Yazıyı Paylaşın