Hepimiz Takip Ediliyoruz

Teknoloji çağında yaşayan hemen her bireyin cebinde bir akıllı telefon var. Gerek Android işletim sistemi kullansın gerekse iOS kullanan iPhone olsun bu cihazların hepsi kullanıcısını tüm ayrıntılarıyla deşifre ediyor. WIRED bu sistemin nasıl işlediğini teknoloji uzmanı Mike Yeagley’nin, eşcinsel çöpçatanlık uygulaması Grindr üzerinden CIA, Pentagon ve diğer istihbarat merkezlerindeki çalışanların hangi saatte nerede olduğunu, evlerini, en sevdikleri restoranı bulabilecek bir açığı tespit etmesiyle izah etti.

Hepimiz izleniyoruz; bu bilinen bir gerçek. Kullanıcı datalarının reklam verenlere satıldığı gerçeğini istihbarat açısıyla ele aldığınız zaman aslında konu açıklığa kavuşuyor.

Geolocation, yani konum bildirim sistemi, bu takibin merkezinde yer alıyor. En basit akıllı telefonun dahi kurulumunda sizden istenen konum bilgisi paylaşma isteğini kabul etmeniz, bu izlemeyi de göze aldığınız anlamına geliyor.

Konum paylaşımı yalnızca Grindr, Tinder gibi lokasyon bazlı çalışan özel uygulamalar haricinde günlük hayat akışında bilgi aldığımız pek çok telefon özelliği de bulunduğumuz yerlerin deyim yerindeyse ‘çetelesini’ tutuyor.

Örneğin hava durumu… Bugün hava nasıl olacak diye iPhone’undan ‘Weather’ uygulamasını açan biri, anında bu bol bileşenli takip sistemine balıklama dalmış oluyor.

Ya da sosyal medya paylaşımları… Instagram, Facebook… Muhteşem vakit geçirdiğinizi düşündüğünüz havalı bir mekanı etiketlediğinizde yine istihbaratçılara büyük bir iyilik yapmış oluyorsunuz…

Sıradan bir vatandaşın bilgisini hangi istihbaratçı ne yapsın demeyip büyük resme baktığınızda bunun aslında nasıl bir güvenlik açığı olduğunu görebilirsiniz: Teşkilatların hedefinde yer alan bir ismin çevresine yerleştirilen birkaç akıllı telefon kullanıcısı ve sürekli açık olan konum bilgisi, takibin ne kadar pratikleştirilebileceğinin bir örneği…

KAYNAK:ODATV
Bu Yazıyı Paylaşın