YARGITAY
SEKİZİNCİ HUKUK DAİRESİ
Esas | : 2019/3873 |
Karar | : 2021/3737 |
Tarih | : 21.04.2021 |
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Trabzon 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Trabzon 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.11.2018 tarihli ve 2016/418 Esas, 2018/424 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davalılar vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine şeklinde hüküm kurulmuş olup, bu kez davacılar vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, 267 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ve zemin kattaki dükkan bölümünde yer alan sığınağın haksız işgali nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 8.000,00 TL ecrimisilin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, aynı ada ve parselde yer alan bodrum katta yer alan kömürlük ve su deposu bölümünde yer alan sığınağın haksız işgali nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL ecrimisilin davalı … Tük. Mal. San. Paz. ve Tic. A.Ş.’den tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 27.09.2017 tarihli dilekçe ile talep toplam 62.046,10 TL’ye arttırılmıştır.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalılar vekilinin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak esas hakkına yeniden hüküm verilmesi ile davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ortak alanlara vaki elatma nedeniyle ecrimisil istemine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 267 ada 3 parsel sayılı taşınmazda davacılar ile davalılardan … Tük. Mal. San. Paz. ve Tic. A.Ş.’nin bağımsız bölüm malikleri olduğu, diğer davalının ise … Tük. Mal. San. Paz. ve Tic. A.Ş.’nin kiracısı olduğu, haksız işgal edildiği iddia edilen alanların mimari projesinde sığınak ve su deposu olarak gözüktüğü anlaşılmaktadır.
Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince, “…Kat Mülkiyeti Kanunu uygulamasında, ortak amaçlara tahsis edilmiş olan yerlerin herhangi bir gelir getirmesi ve tüm kat maliklerinin oybirliğiyle karar alması halinde dahi kiraya verilmesi mümkün olmadığından, bu gibi yerlerin işgali sebebiyle ecrimisil istenemez. (Yargıtay 18. H.D.’nin 11.12.2006 tarihli ve 2006/7513-10438 sayılı içtihadı) Sığınaklar, Kat Mülkiyeti Kanununa göre ortak yerlerden olup, bir kişinin ya da kişilerin kullanımına tahsis edilmesi mümkün değildir. Olağanüstü hallerde, tüm kat maliklerince, amacına uygun kullanılması gereken yerin, amacı dışında kullanılması ve bu kullanımdan taşınmaz maliki yararına hak doğması hukuk düzeni açısından mümkün değildir. Hukuk düzeninin korumadığı bir durumdan, yasal olarak hak çıkarımı yapılamaz. Hukuk düzeni bir taraftan sığınakların özel kişiler tarafından kullanılmasını yasaklarken, diğer yandan, kullanımı yasak olan bir yerin malikinin ecrimisil adı altında bir kazanımda bulunmasına cevaz vermez. Aksi düşünce; hukuk düzeni açısından ciddi bir çelişki yaratır. Hukuk düzeninin korumadığı bir değerden, bir taraf yararına hak çıkarılması mümkün değildir.” denmekle davanın reddine karar verilmiş ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19.03.2014 tarihli ve 2013/3-752 Esas, 2014/334 Karar sayılı kararında da açıkça belirtildiği üzere; bir kimsenin başkasına ait olduğunu bildiği taşınmazı, hukuki bir dayanağı olmadan kendi malı gibi kullanması ve dolayısıyla ekonomik yarar sağlamasının bir karşılığının olması gerekir. Bu bakımdan bu yeri kullanan kişi hak sahiplerine haksız işgal tazminatı ödemek zorundadır. Haksız olarak kullanılan taşınmazın ekonomik tahsis amacı itibariyle gelir elde etmeye özgülenmemiş olması sonuca etkili değildir.
O halde; Bölge Adliye Mahkemesince, projesinde ortak alan olarak belirlenen sığınak ve su deposunun ortak alandan çıkartılarak gerek bizzat gerekse kiraya verilmek suretiyle davalılar tarafından kullanılıyor olması halinde elatılan alan ve davacıların hisseleri nazara alınarak ecrimisil talep edilebileceği gözetilerek inceleme yapılması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nin 371. maddesi uyarınca bu sebepten dolayı BOZULMASINA, HMK’nin 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.