Haksız Haciz Nedeniyle Manevi Tazminata Hükmedilebilmesi İçin Davalının Kötü Niyetinin ve Ağır Kusurunun Varlığı Gereklidir

T.C.
YARGITAY
DÖRDÜNCÜ HUKUK DAİRESİ
 
Esas : 2019/2954
Karar : 2021/5764
Tarih : 29.09.2021

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki haksız icra takibi ve haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

-K A R A R-

Davacı vekili; davalı tarafından 04/09/2012 tarihinde Elmadağ İcra Müdürlüğünün 2012/1811 esas sayılı dosyasında müvekkili ve dava dışı borçlu … aleyhine bonoya dayalı 265.078,00 TL alacak için kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığını, müvekkili tarafından bonodaki imzanın kendisine ait olmadığı iddiası ile açılan davanın Elmadağ İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/78 esas ve 2013/25 sayılı kararla kabulü ile takibin iptaline karar verildiğini, bu kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiğini, iptaline karar verilen takip dosyasında müvekkilinin %50 ortağı olduğu ticari minibüsün haczedilerek yediemine teslim edildiğini, takibin ve haczin haksız olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın takip tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Davalı; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece, dava konusu haciz nedeniyle davacıya ait minibüsün 09/10/2012 tarihinde yediemine verildiği, 12/10/2012 tarihinde davacının borçlu olduğu başka bir icra dosyasında haczedilerek farklı bir yediemine teslim edildiği, davalı alacaklının haczinden dolayı davacıya ait aracın 3 gün yedieminde kaldığı, bu 3 günlük süre zarfında aracın hacizli kalmasından dolayı davacının zararının olduğu hususunun ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, haksız icra takibi ve haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.

Dosya kapsamından, davalı tarafından 04/09/2012 tarihinde Elmadağ İcra Müdürlüğünün 2012/1811 esas sayılı dosyasında davacı ve dava dışı borçlu Celal Özcan aleyhine bonoya dayalı 265.078,00 TL alacak için kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığı, davacı tarafından bonodaki imzanın kendisine ait olmadığı iddiası ile açılan davanın Elmadağ İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/78 esas ve 2013/25 sayılı kararla kabulü ile takibin iptaline karar verildiği, bu kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiği bu anlamda davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus icra takibinin ve bu takip kapsamında davacının ortağı olduğu ticari minibüse konulan haczin haksız olduğu anlaşılmıştır.

Somut olayda, davalı tarafından başlatılan iş bu takip kapsamında davacının ortağı olduğu ticari minibüsün 09/10/2012 ile 12/10/2012 tarihleri arasında 3 gün süre ile haksız olarak haczedilerek yediemine teslim edildiği ve bu nedenle davacının maddi zararının oluştuğu takibin iptal edilmesi nedeniyle haczin de haksız olduğu sabit olup, davacının maddi zararının karşılanması gerekmektedir. Haksız haciz nedeniyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için davalının kötüniyetinin ve ağır kusurunun varlığı gereklidir. Elmadağ İcra Müdürlüğünün 2012/1811 esas sayılı takip dosyasına konu bono incelendiğinde takibin, lehdar olan davalı alacaklı tarafından başlatılmış olması, takip dayanağı kambiyo senedinin herhangi bir ciro görmemiş olması, davalı alacaklının imzanın davacıya ait olmadığını bilecek durumda olduğu dikkate alındığında davalının takipte kötüniyetli ve ağır kusurlu olduğu ve bu anlamda manevi zarardan da sorumlu olduğu kabul edilmelidir.

Şu durumda mahkemece, davacı yararına yukarıda belirtilen 3 günlük süre yönünden tespit edilecek maddi tazminat ile bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 29/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

KAYNAK:CORPUS
Bu Yazıyı Paylaşın