İÇTİHAT METNİ
DAVA :
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2.Davacı tarafından muvazaa iddiasıyla açılan işe iade davası Dairemizin 2015/24942 E. 2015/15190 K. sayılı ilamı ile muvazaa yönünden eksik araştırma yapılması nedeniyle bozulmuştur. Muvazaa iddiası bulunulan işe iade davasının sonucu beklenilmeden diğer işçilerin açtıkları işe iade davalarında muvazaa bulunduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davacının davalı işçisi kabul edilerek ilave tediye ve kök ücret farkı alacaklarının kabul edilmesi bozma nedenidir.
3.İşyerinde uygulanmakta olan kök ücrete ilişkin Kapsam İçi Personel Yönergesi 1. Maddesinde Yönergenin belirsiz iş sözleşmesi ile çalışan ve toplu iş sözleşmesi kapsamında olan personele uygulanacağı düzenlenmiştir. Muvazaalı ilişkinin varlığının kabul edilse dahi davacının sendika üyeliğinin fesih tarihinden sonra bildirildiği Mahkemece kabul edildiğinden, eşit işlem borcu gereği sendikalı olmadığı halde kök ücret uygulamasından yararlandırılan işçi bulunmadığı taktirde davacının kök ücret uygulamasından yararlanamayacağının gözetilmemesi de isabetsiz olmuştur.
4.Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda, davası olan davacı tanıkları 2014 yılına kadar 1 hafta geceli gündüzlü çalışıldığını, 1 hafta çalışılmadığını ve 2014 sonrasında ise 1 hafta çalışma sonrası 2 hafta dinlenildiğini beyan etmişlerdir. Davalı tanıkları ise 1 hafta 12 saat çalıştıklarını 1 hafta dinlendiklerini beyan etmişlerdir. Davacı tanıklarının davaları bulunduğundan beyanlarına ihtiyatlı yaklaşılması gerekir. Çalışma saatlerinde taraf tanık beyanları arasında uyumsuzluk bulunduğundan 1 haftalık çalışma saatlerinin kesin bir şekilde belirlenmesi gerekir. 1 haftada ikişer işçinin çalıştığı belirtildiğinden bu işçilerin yaptıkları işler, vardiyalar halinde mi yoksa birlikte mi çalıştıkları, çalışmanın gece sürüp sürmediği yönlerinden değerlendirme yapılarak sonuca gidilmelidir. Beyanlar arasındaki çelişki giderilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
5.Fazla çalışma alacağının tahakkuk ettirildiği ayların fazla çalışma hesabında dışlanması yerine mahsubu suretiyle hesaplama yapılması da hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ :
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 15.03.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.