Eskiye Özlem: Şerbetler

Osmanlı şerbetlerinin faydalarının tescilli olduğunu söyleyen Şerbetçi Ali Baba Türkiye’nin Şerbetçisi Ali Güler, “Osmanlı Mutfağı’nın kaybolmaya yüz tutan 600 yıllık şerbet kültürünü gerçek ve orijinal tarifleriyle yaşatmaya çalışıyoruz” dedi.

Her şerbetin insan vücuduna faydasının farklı olduğunu söyleyen Ali Güler, şerbet yapımında dikkat edilmesi gereken püf noktaların baharat karışımları olduğunu belirtti. Güler, “Şerbetçi Ali Baba ve Güler Osmanlı Mutfağı olarak Demirhindi ve Osmanlı şerbetlerini Türkiye’de gerçek orijinal tarifiyle üç yüz altmış beş gün sunan nadir mekanlardan biriyiz” ifadelerini kullandı.

Mutlaka tüketilmesi gereken şerbetlerin; Demirhindi, lavanta, gül, sirkencübin, alibaba diyabetik, misk-i amber, nane, kızılcık olduğunu kaydeden Güler, “Gazlı içeceklerin ne kadar zararı varsa tescilli Osmanlı şerbetlerinin de faydaları tescilli. Osmanlı Mutfağı’nın kaybolmaya yüz tutan 600 yıllık şerbet kültürünü gerçek ve orijinal tarifleriyle yaşatmaya çalışıyoruz. Kendi mekanımda 10 yıl önce 10 tane gazlı içecek satarken 1 bardak şerbet satıyordum. Yaklaşık 15 yıldan beri festivallere, fuarlara gittim. İnsanlara burada ücretsiz tadımlar yaptırdım. Dükkanımda ücretsiz tadım yaptırdım. Siparişlerde öncelik olarak verilen gazlı içeceklerin masaya gitmesini yasakladım. İnsanlara önce şerbet tattırdım. Şu anda 10 bardak şerbet 1 tane gazlı içecek satıyorum. Durum tam tersine döndü” şeklinde konuştu.

Soğuk kış günleri için 5 farklı sıcak şerbet yaptıklarını kaydeden Güler, şerbetlerin kesinlikle güneş görmemesini +4 derecelik dolaplarda muhafaza edilmesinin zorunlu olduğunu söyleyerek, “Oda sıcaklığında tutulmamalıdır. Kapak açılmadan Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi 45 gün kapak açıldıktan sonra 4 veya 5 gün içersinde tüketilmesi gerekiyor. Şerbetlerin son kullanma tarihi değil tavsiye edilen tüketim tarihi vardır. Örneğin elinizdeki şerbet tavsiye edilen tüketim tarihi gelmiş veya geçmiş ise kesinlikle dökmeyin iki defa alt üst ederek karıştırın kapağını açtığınız zaman köpürmüyorsa fermenteye uğramamıştır ve afiyetle içebilirsiniz” dedi.

Ali Güler en çok tercih edilen Osmanlı şerbetlerinin kısaca içeriğini faydalarını ve zararlarını sıraladı:

1- Demirhindi şerbeti: Osmanlı Mutfağının 600 yıllık en önemli ve en bilinen şerbetidir. Hindistan’da yetişen Demirhindi ağacının meyvelerinden oluşuyor püf noktası 38 çeşit baharat karışımı, Osmanlı Mutfağı’nın kaybolmaya yüz tutan 600 yıllık şerbet kültürünü gerçek ve orijinal tarifleriyle yaşatmaya çalışıyoruz. Demirhindi şerbetinin faydaları saymakla bitmez en önemlisi kan yapıyor, enerji veriyor, bağırsakları çalıştırıyor. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiç bir yan etkisi yoktur.

2- Sirkencübin şerbeti: Mevlevi mutfağının çok önemli bir şerbeti aynı zamanda bir ilaç sabahları aç karnına içildiği zaman bütün vücudu temizleme özelliğine sahip bir numaralı antioksidan. Elma sirkesi, çiçek balı, taze nane yaprakları ve baharatlar.

3- Misk–i Amber şerbeti: Misk-i Amber, elma, narçiçeği, zencefil, rezene, tarçın, meyan balı ve çeşitli baharatlardan oluşur. Misk-i Amber şerbetinin kokusu sinirleri gevşetir, rahatlatır ve iştah açar. Osmanlı Mutfağında Misk-i Amber Saray mutfağında yemeklerde, tatlılarda ve şerbetlere hoş koku vermek için kullanılırdı. Misk-i Amber “Eşi benzeri olmayan bir koku demektir”

4- Ali Baba Diyabetik şerbeti: Kastamonu dağlarında yetişen ekşi elma, limon ve baharatlardan oluşur. İçinde şeker ve tatlandırıcı muhteviyatı yoktur. Şeker hastaları için ideal bir şerbettir.

5- Mevlevi şerbeti: Ekşi elma, mandalina, limon ve 28 çeşit baharattan oluşuyor. Mevlevi şerbeti sahip olduğu vitaminlerle, birçok hastalığa karşı koruyucudur. A, C, E vitamini içerir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

6- Gül şerbeti: Osmanlı Saraylarında tüketilen şerbetlerin en başında gelir. Mide rahatsızlıklarına ve karaciğere iyi gelir aynı zamanda kalbi güçlendirir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

7- Böğürtlen şerbeti: Böğürtlen Şerbetini bademciklerdeki, ağızdaki, dildeki ve diş etlerindeki iltihaplara sıcak olarak gargara yaparak kullanabilirsiniz. Toksin attırıcıdır, solunum yollarına faydalıdır. Böğürtlen şerbetinin bir zararı bulunmamaktadır. Böğürtlen taze olarak meyveleri yenebileceği gibi reçeli de yapılabilir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

8- Saray limonatası: Limon, taze nane yaprakları ve baharattan oluşur. Kalbi ferahlatır. İdrar söktürür. Hazmı kolaylaştırır. Tansiyonu düşürür. Damar sertliğini giderir. Grip ve nezleye iyi gelir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

9- Narçiçeği şerbeti: Çok yoğun C vitamini içerir, yemek sonrası oluşan şişkinliği ve hazımsızlığı atmada yardımcı olur, gribal enfeksiyonlara faydalıdır. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

10- Gül Hatmi şerbeti: Gülhatmi, saray ve İstanbullular tarafından özellikle öksürüğe iyi gelmesi ve göğsü yumuşatması nedeniyle sıkça tüketilmiştir. Çok eskiden beri gülhatmi çiçeği Osmanlı’nın saraylarında, köşklerinde, konaklarında ve de tüm İstanbulluların bahçelerinde mutlaka yetiştirilmiştir. Taze ve kurutularak da kullanılan gülhatmi çiçeği, şerbet ve reçel yapımının yanı sıra saray hekimleri tarafından ilaç ve macun yapımında da kullanılmıştır. Kurutulan Gülhatmi çiçekleri sigara gibi sarılıp balgam söktürmek için içilmiş, lapası yapılıp ağrıyan ve şişen bölgelere sarılmış ve göz kanlanmasına banyosu yapılmıştır.

11- Reyhan şerbeti: Reyhan otundan ve baharatlardan olan bir şerbettir. Sindirimi kolaylaştırır, balgam söktürür ve sinirleri güçlendirir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

12- Lohusa şerbeti: Aileye gelen bebeğin ağız tadı getirdiği, misafirlere tatlı ikram edilip tatlı koşulması ve en önemlisi annenin sütünün arttırılması için yapılması gibi sebepleri bulunuyor. Lohusa şerbeti tam bir şifa deposu özelliği taşır. İlk birkaç gün ziyarete gelenlere de ikram edilir. Loğusa olan bayanın her akşam ve gün içinde az şekerli lohusa şerbeti tüketmesi bebek için de yararlıdır yeni annenin sütü çok olsun ve güzel koksun ki bebeğin hoşuna gitsin diye yapılır. Osmanlı’dan günümüze kadar gelen, içecek dünden bu güne geleneklerimizde yaşayan bir adettir.

13-Osmanlı şerbeti: Havuç, vişne, zencefil, tarçın, karanfil, limon, meyan balı, keçiboynuzu ve çeşitli baharatlardan oluşuyor. Göz sağlığının korumasını sağlar. Mide rahatsızlıklarına iyi gelir. Damar sertliği problemine iyi gelmek ile beraber anne sütünü artırıcı etkiye sahiptir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

14- Kızılcık şerbeti (Kiren şerbeti): Kızılcık (Kiren) ve baharatlardan oluşuyor. Ağız içi yaralarına, karaciğere, kalın bağırsak iltihaplarına, safrayı temizlemede ve mideye de kuvvet verir.

15- Hürrem Sultan şerbeti: Portakal, vişne, narçiçeği, limon, şeker, içme suyu, tarçın, meyan balı, dar-ı fülfül, kakule, safran, deve dikeni, muskat, keçiboynuzu ve 20 çeşit daha Osmanlı baharatları toplamında 28 çeşit baharattan oluşur. Gerçek C vitamini deposudur. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

16- Neslişah Sultan şerbeti: Ekşi elma, mandalina, limon, şeker, içme suyu, meyan balı, çiçek balı, dar-ı fülfül, kakule, safran, deve dikeni, muskat, keçiboynuzu ve 20 çeşit daha Osmanlı baharatları toplamında 28 çeşit baharattan oluşur. Gerçek C vitamini deposudur. Hamile bayanlar ve bebeklerde içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

17- Mevlevi limonatası: Limon, portakal, taze nane yaprakları, tarçın ve baharatlardan oluşur. Kalbi ferahlatır. İdrar söktürür, hazmı kolaylaştırır, tansiyonu düşürür, damar sertliğini giderir, grip ve nezleye iyi gelir. Hamile bayanlar ve bebeklerde içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

18- Şehzade şerbeti: Yeşil limon, ekşi elma, portakal, mandalina, taze nane, şeker, içme suyu, çiçek balı, anason, tarhun, rezene, kök zencefil, lavanta, dar-ı fülfül, kakule ve 20 çeşit daha Osmanlı baharatları toplamında 28 çeşit baharattan oluşur. Gerçek C vitamini deposudur. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

19- Lavanta şerbeti: Lavanta çiçekleri çok eski çağlardan itibaren tıbbi amaçlı olarak kullanılmıştır. Bunlardan en önemlisi dünya savaşı sırasına bir çok ordunun yaraları dezenfekte etmek için lavanta kullanmış olmalarıdır. A ve C vitaminleri açısından oldukça zengindir, belki de bu yüzden çok etkili bir antioksidan görevi üstlenmektedir. Bunun dışında protein, kalsiyum ve demir içermektedir.

20- Gelincik şerbeti: Osmanlı Saraylarında tüketilenler listesinde gelir. Nefes darlığı, astım ve bronşite iyi gelir, öksürüğe iyi gelir, serinlik ve ferahlık verir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

21- Saray şerbeti: Gelincik, lavanta, gülhatmi, rezene, tarçın, elma kurusu, narçiçeği ve 18 çeşit baharattan oluşuyor. Saray şerbeti sahip olduğu vitaminlerle tam bir kış şerbeti olup birçok hastalığa karşı koruyucudur. A, C, E vitamini içerir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

22- Meyan Kökü şerbeti: “Her derde deva iksir“ olarak bilinir. Diyabete iyi gelir, depresyona iyi gelir, karaciğer sağlığını korur, kan basıncı ve kalp sağlığına faydalıdır, mide sağlığını korur, kilo vermeyi kolaylaştırır, göğüs hastalıklarına iyi gelir, bronşları açar nezle ve grip gibi hastalıkları iyileştirici özelliği vardır. Meyan kökü şerbetinin faydaları gibi zararları da vardır. Yüksek tansiyon ve kalp hastalarının içmemesi önerilir, meyan kökü şerbeti kan inceltici, tansiyon ve idrar söktürücü ilaçlar kullanan kişiler tarafından içilmemelidir. Hamilelik sırasında ve emziren bayanların içmemesini tavsiye ederiz.

23- Subye şerbeti (Kavun çekirdeği şerbeti): Kavun çekirdeğinden olan bir şerbettir. Kavun çekirdeğinde A, C, E ve B grubu vitaminler vardır, kabızlığa da iyi gelir. Dikkat edilmesi gereken kişiler ülseri olanlar ve şeker ve tansiyon hastaları fazla içmemelidir.

24- Somada şerbeti (Badem şerbeti): Bugün de dünyanın bazı yerlerinde genç evlilere çoluk çocuğa karışmaları için badem ikram edilir. Badem, gözü kuvvetlendirir, karaciğer ve dalağın tıkanık damarlarını açar. Acıbadem tohumlarının idrar söktürücü, kurt düşürücü, öksürük kesici, göğüs yumuşatıcı etkileri vardır.

25- Harnup şerbeti: Uyarı ve iştah açıcıdır, sigara içenlerin akciğer kanserine yakalanma riskini azaltır, balgam söktürür, akciğer ödemine iyi gelir, idrar söktürür, mide gazına iyi gelir, bronşite iyi gelir. Harnup şerbetinin faydaları gibi zararları da vardır. Hamilelik sırasında ve emziren bayanların içmemesini tavsiye ederiz.

26- Nane şerbeti: Nane, limon ve çeşitli baharatlardan olan bir şerbettir. Nane limon boğazdaki kuruluğuna iyi gelir, mideyi rahatlatır, gaz gidericidir, sindirim sistemine iyi gelir, ağız kokusunu giderir, stresi alır, sakinleştirir, hazmı kolaylaştırır, antioksidandır, C Vitamini deposudur. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiç bir yan etkisi yoktur.

Sıcak şerbetler – Arzu edildiği takdirde soğuk da içilebilir

1- Saray şerbeti: Gelincik, lavanta, gül hatmi, rezene, tarçın, elma kurusu, nar çiçeği ve 18 çeşit baharattan oluşuyor. Saray şerbeti sahip olduğu vitaminlerle tam bir kış şerbeti olup birçok hastalığa karşı koruyucudur. A, C, E vitamini içerir. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

2- Lavanta şerbeti: Lavanta çiçekleri çok eski çağlardan itibaren tıbbi amaçlı olarak kullanılmıştır. A ve C vitaminleri açısından oldukça zengindir, belki de bu yüzden çok etkili bir antioksidan görevi üstelenmektedir. Bunun dışında protein, kalsiyum ve demir içermektedir. İçerdiği çok zengin besinler yardımıyla sağlığımıza birçok açıdan katkıda bulunan lavanta şerbetinin faydalarını şu şekilde sıralayabiliriz. Astım ve bronşit hastalıklarına iyi geldiği düşünülmektedir. Astım ataklarının daha hafif geçmesini migren ve baş ağrısına iyi geldiği düşünülür. Sindirim sistemi için çok faydalıdır. Bağırsak hareketlerini arttırarak kabızlık sorunlarının ortadan kalkmasını sağlar. Ateş düşürücü özelliği vardır, öksürüğe ve soğuk algınlıklarına iyi geldiği düşünülmektedir. Düzenli olarak lavanta şerbeti tüketimi sinir sistemi için faydalıdır. Depresyon ve stresle mücadeleyi arttırır.

3- Narçiçeği şerbeti: Çok yoğun C vitamini içerir, yemek sonrası oluşan şişkinliği ve hazımsızlığı atmada yardımcı olur, gribal enfeksiyonlara faydalıdır. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

4- Gül Hatmi şerbeti: Gülhatmi, Saray ve İstanbullular tarafından özellikle öksürüğe iyi gelmesi ve göğsü yumuşatması nedeniyle sıkça tüketilmiştir. Çok eskiden beri gülhatmi çiçeği Osmanlının  Saraylarında, köşklerinde, konaklarında ve de tüm İstanbulluların bahçelerinde mutlaka yetiştirilmiştir. Taze ve kurutularak da kullanılan gülhatmi çiçeği, şerbet ve reçel yapımının yanı sıra Saray hekimleri tarafından ilaç ve macun yapımında da kullanılmıştır. Kurutulan gülhatmi çiçekleri sigara gibi sarılıp balgam söktürmek için içilmiş, lapası yapılıp ağrıyan ve şişen bölgelere sarılmış ve göz kanlanmasına banyosu yapılmıştır.

5- Nane şerbeti: Nane, limon ve çeşitli baharatlardan olan bir şerbettir. Nane limon boğazdaki kuruluğuna iyi gelir, mideyi rahatlatır, gaz gidericidir, sindirim sistemine iyi gelir, ağız kokusunu giderir, stresi alır, sakinleştirir, hazmı kolaylaştırır, antioksidandır, C Vitamini deposudur. Hamile bayanlar ve bebekler de içebilir. Günün her saatinde istediğiniz kadar içebilirsiniz hiçbir yan etkisi yoktur.

Kaynak: dunyagida.com.tr-Büşra Sözen

Bu Yazıyı Paylaşın