Değer Kaybı Zararının Tespiti İçin Aracın Daha Önce Karıştığı Kaza Kayıtları da Dikkate Alınmalıdır

T.C.
YARGITAY
Onyedinci Hukuk Dairesi

Esas No : 2015/10396
Karar No : 2016/2155
Tarih : 23.02.2016

İÇTİHAT METNİ

DAVA ve KARAR :

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkiline ait aracın 01/11/2013 tarihinde ……… sevk ve idaresinde iken, park halinde bulunan ……. plaka sayılı aracın aniden önüne çıktığını ve müvekkiline ait araca çarptığını ayrıca müvekkilinin aracının çarpışmanın etkisi ile karşı şeritte duran araca da çarptığını, müvekkiline ait aracın değer kaybına uğradığını ve aracın 50 gün serviste kalması nedeniyle kira kaybının bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile değer kaybı olarak 13.500 TL ve kiraya verilememeden kaynaklı olarak 12.500 TL nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde; değer kaybı talebinden müvekkilinin zorunlu mali sigortacısı olan ………..’nin sorumlu olduğunu ve davanın bu şirkete ihbar edilmesini, ayrıca kazaya davacının aşırı hızının sebebiyet verdiğini, olay yerinde tutulan tutanağın gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, davacının 9.800,00 TL değer kaybı, 1.500,00 TL kazanç kaybına ilişkin davasının kabulüne, olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.

1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.

Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülüp sonuçlandırılması iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz biçimde toplanıp tartışılması ve değerlendirilmesi ile mümkündür.

Davalı vekili mahkemece alınan bilirkişi raporuna itiraz ederek davacının aracının dava konusu kaza tarihinden önce hasarlı olduğunu iddia etmiş, ayrıca hasar dosyası kapsamındaki eksper raporunda da aracın dava konusu kazadan önce iki ayrı kaza kaydının olduğu belirtilmiştir. Davalı vekilinin itirazlarına ve talebine rağmen davacı aracının önceki hasarının değer kaybında ne oranda bir değişiklik yapacağına ilişkin bilirkişi incelemesi yapılmaksızın eksik inceleme ile hüküm kurulmuş, savunma hakkının kısıtlanmasına sebebiyet verilmiştir.

Bu durumda mahkemece, öncelikle sigorta şirketi nezdinde düzenlenen davacı aracındaki zararın tespitine ilişkin hasar ekspertiz raporu ile davacı aracının bu kazadan önce karıştığı (Tramer kayıtlarına göre) kazalara ilişkin tüm bilgi ve belgelerin temin edilmesi, daha sonra davacı aracında meydana gelen değer kaybı zararı (aracın olay tarihindeki hasarsız 2.el piyasa rayiç değer ile onarımı yapıldıktan sonraki 2.el piyasa rayiç değeri arasındaki fark) hususunda, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli şekilde ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

SONUÇ :

Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı lehine BOZULMASINA, 23.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.

Bu Yazıyı Paylaşın