Her şeyden önce doğru soluk alıp vermeyi öğrenmek gerekiyor. Dünyanın en doğal şeyi soluk almak. Ancak bu işi yanlış yapmak bir o kadar kolay. Doğru soluk almak yaşamımızda sanılandan daha önemli.
Doğru soluk almanın yolu burundan geçiyor. Yüzümüzün ortasındaki bu çıkıntı içerdiği tüyler ve sümük sayesinde toz ve daha başka maddelerin içeriye girmesini önlemek üzere tasarlanmış. Burnun görülebilen bölümünün arkasındaki burun boşluğu, havanın vücut sıcaklığına uygun bir şekilde ısıtılıp soğutulmasını, nemlendirilmesini ve patojenlerin yine sümükle önüne geçilmesini sağlayan kıvrımlı bir zarla örtülüdür. Burun boşluğuna açılan ve içleri havayla dolu olan sinüsler, havayı içerisinde döndürerek nitrik oksit üretir. Nitrik oksit bakteri ve virüsleri yok eder, solunum yolundaki kan damarlarını gevşetip kana daha çok oksijen gitmesini sağlar.
Tüm bunların sonucunda burundan soluk alındığında ağızdan alınan soluğa kıyasla, hava direnci yüzde 50 oranında artar. Bu da, kalp ve akciğerlerin daha iyi çalışması ve bu organlara giren oksijenin yüzde 20 oranında artması anlamına gelir.
Dahası, burundan soluk almak beynin daha iyi çalışmasını sağlar. Araştırmalar ağızdan soluk alan yavru sıçanların erişkinlik dönemlerinde beyinlerinin öğrenme ve bellekten sorumlu olan hipokampus bölgesinde daha az sayıda beyin hücresi olduğunu ortaya koyuyor. İnsanlarla ilgili çalışmalar da burundan soluk alanların bellekle ilgili deneylerde daha başarılı olduklarına işaret ediyor.
Bunun nedeni, burun boşluğuyla beynin duygu ve anıların işlenmesinden sorumlu merkezleri arasında doğrudan bir bağlantının bulunması. Ağızdan soluk almak tüm bu yararlı işlemlerin eksik kalması anlamına geliyor. Gelgelelim, araştırmalar çocukların yarıdan fazlasının ve erişkinlerin yüzde 61’inin çoğu zaman ağızdan soluk aldıklarını gösteriyor.
Soluk alıp verme hızına gelince, dakikada yaklaşık altı kez soluk alıp vermek rahatlatıcı bir etki yaratıyor. Böylelikle kan damarlarının genişlemesine ve kalp atış hızının azalmasına olanak tanınmış oluyor. Uzun süreli derin bir soluk alıp vermeye odaklanmak da, dinlenme ve sindirme tepkisinden sorumlu olan vagus sinirinin tetiklenmesini sağlıyor. Daha da yavaş soluk alıp vermek kişiyi iyice yatıştırıp farklı bir bilinç durumuna bile sürükleyebiliyor. Dakikada üç kez soluk alıp verildiğinde teta beyin dalgalarının sayısı artıyor ve kişi derin bir uykuya dalabiliyor.
Hızı ne olursa olsun, doğru soluk alıp vermenin en iyi yolu burundan soluk almaktan geçiyor. Bunun için bir melodi mırıldanmayı bile deneyebilirsiniz. Mırıldanma sırasında sinüslere yoğun bir hava akışı oluyor ve nitrik oksit üretimi 15 katına çıkıyor. Bu da, bağışıklık sistemi, kalp ve damarları olumlu yönde etkiliyor.
Rita Urgan