Dünya bugüne dek kayda geçmiş en sıcak yıllarından birini yaşıyor. Türkiye’nin de bulunduğu Akdeniz havzası, artan sıcaklıklardan en çok etkilenen bölgelerin başında geliyor.
Uzmanların yorumları ve yaptıkları çalışmalar da bunu kanıtlıyor. Birleşmiş Milletler Çevre Programı Bölgesel Faaliyetler Direktör Yardımcısı Lina Tode, VOA Türkçe’ye yaptığı değerlendirmede, Akdeniz ülkelerinin dünya ortalamalarının üzerinde ısındığına dikkat çekti.
Lina Tode, “2040 yılına kadar küresel düzeyde 1,5 derecelik bir artış öngörüyoruz. Ancak bu Akdeniz ülkeleri için 2,2 derece olarak bekleniyor. Çünkü Akdeniz havzasındaki ülkelerdeki ortalama sıcaklık artışı, hali hazırda 1,5 derecenin üzerine çıkmış durumda” dedi
Birleşmiş Milletler’in, 25 Akdeniz ülkesinden 190 bilim adamının katılımıyla hazırladığı ve 2020 yılında yayımladığı raporunda da Akdeniz ülkelerindeki küresel ısınma etkilerine dikkat çekiliyor. Raporda, insani faaliyetler kaynaklı küresel ısınmasının bölgede yol açacağı etkilere vurgu yapılıyor.
Kuraklık ve orman yangınlarında artışlar
Birleşmiş Milletler, bir yandan bölgede kuraklığın yayılacağına diğer yandan da orman yangınlarının artacağına işaret ediyor.
Raporda “Sulak alanların yarısı kaybolmuş veya bozulmuştur ve bu eğilimin devam etmesi beklenmektedir. Kurak alanların genişlemesi ve daha sık çıkan orman yangınlarıyla, yanan alanlarda artış beklenmektedir” ifadesine yer veriliyor.
Lina Tode da bölgede artan sıcaklıkları ve oran yangınlarına dikkat çekiyor. Tode, “Çok büyük orman yangınları görüyoruz. Yunanistan’da daha yeni orman yangınları nedeniyle binlerce yaşayan ve turistin adalardan tahliye edildiğini gördük. Ayrıca İtalya’da, Cezayir’de Hırvatistan’da büyük yangınlarla karşılaştık. Suriye ve Arnavutluk’ta yani Akdeniz ülkelerinin tamamında yangınlar görüyoruz. Şu anda Akdeniz ülkelerinin büyük bir kısmında sıcaklıkların 40 derecelerin üzerinde seyrettiğini görüyoruz” diyor.
Tode ayrıca bu yılın ölçülen rekor sıcaklıklarını da hatırlatıyor. Bu sıcaklıkların Akdeniz’de suların da aşırı ısınmasına neden olduğuna dikkat çekiyor.
Lina Tode, “İspanya’nın Katalonya bölgesinde 18 Temmuz’da 45,4 derece sıcaklık ölçüldü. İtalya’nın Sardunya Adası’nda sıcaklık 24 Temmuz’da 48,2 dereceye ulaştı. Ayrıca Cezayir ve Tunus’a 48,7 ve 49 dereceye ulaşan rekor hava sıcaklıkları kaydettik. Bu ısınma hiç süphe yok ki deniz suyu sıcaklıklarını da arttırıyor. Akdeniz’de rekor düzeyde deniz suyu sıcaklıkları ölçüyoruz” değerlendirmesini yapıyor.
Artan deniz suyu sıcaklıkları canlı yaşamını tehdit ediyor
Öte yandan deniz suyu sıcaklıklarının yükselmesi, Akdeniz’deki biyo-çeşitliliğe de zarar veriyor. Yine BM tarafından hazırlanan rapora göre, mevcut durum 2050 yılına kadar tüketilen balıkların ve deniz omurgasızlarının %20’sinden fazlasının yerel olarak yok olmasına neden olabilir.
Gerek küresel ısınma konusunda gerekse biyo-çeşitlilik konusunda tam olarak geri dönüş mümkün değil ancak uzmanlara göre halen daha yapabileceklerimiz ve kurtarılabilecekler var.
BM yöneticisi Tode bu konuda şu şunları söylüyor: “Geri dönmek mümkün değil. Yani bu terimlerle ifade edecek olursak, geri dönüşü olmayan bazı noktalar olabilir. Neyse ki ya da en azından benim bilimsel kanıtlardan gördüğüm kadarıyla, henüz nesli tükenmiş çok fazla türümüz yok. Çevresel bozulmanın etkilerini en azından hafifletmek için pek çok eylem gerçekleştirebiliriz. Ve trendlerin gittiği yörüngeleri etkileyebiliriz ve bu şu anda çok önemli. Bir şeyleri değiştirebiliriz, ısınmada bir derecenin her bir kesri önemlidir”
Küresel ısınma konusunda gerek bireysel gerekse ülkeler olarak gerekli adımlar atılmazsa uzmanlar bu yılın yaşadığımız en soğuk yaz olacağı uyarısında bulunuyorlar. Yani her yıl daha sıcak bir yaz mevsimiyle karşı karşıya kalacağız.