Başlangıçtan İtibaren Haftada 5 Gün Çalışılan İşyerinde Çalışma Süresinin 6 Güne Çıkarılması İşçi Yönünden Haklı Nedenle Fesih Sebebidir

T.C.
YARGITAY
DOKUZUNCU HUKUK DAİRESİ
 
Esas : 2015/1037
Karar : 2016/10753
Tarih : 28.04.2016

Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:

Davacı; davalı şirket bünyesinde 19/06/2007 tarihinden iş akdini sonlandırdığı 25/02/2013 tarihine kadar yatırımcı ilişkileri birim sorumlusu olarak net 3.100,00TL ücretle çalıştığını, hafta içi 5 gün 08:00-18:30 saatleri arasında çalıştığını, toplam 1 saat yemek ve çay molası verildiğini, 02/01/2013 tarihinden itibaren Cumartesi çalışmasının da eklendiğini, 29/11/2012 tarihinde davalı şirketin … ile birleştiğini ve şirkete yeni genel müdür atandığını, bunun üzerine çalışma saatlerinin hafta içi 09.00-18.00 ve Cumartesi günü 09.00-15.00 arasında olmak üzere değiştirildiğini, yeni çalışma saatleri değişikliğini gösteren bir evrakın personele emrivaki yapılarak imzalatıldığını, çalıştığı süre boyunca fazla mesai yaptığını ve bu esaslı değişiklik ile daha fazla mesai yapmak zorunda bırakıldığını, daha önceki çalışma saatleri de dâhil olmak üzere yeni çalışma saatlerini içeren dönemdeki fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi sebebi ile …. 5. Noterliğinden keşide ettiği 25.02.2013 günlü ihtarname ile iş akdini haklı nedenle feshettiğini, ihtarnamenin davalı şirkete 27/02/2013 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını iddia ederek, kıdem tazminatı, fazla mesai, yıllık izin ve son bir aylık ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

B) Davalı Cevabının Özeti:

Davalı; davacının şirkette 2007 yılından beri çalıştığını, çalıştığı döneme ilişkin bütün hak ve alacaklarını aldığını, işyerinde vardiyalı çalışma sistemi uygulandığı için genel olarak fazla mesai uygulanmasına gidilmediğini, yapıldığı zaman ise karşılığının tahakkuk ettirilerek bordrolara yansıtıldığını ve ödendiğini, yapılan yeni düzenlemenin de davacının iş akdine aykırı herhangi bir husus içermediğini, vardiyalı sisteme göre yapılan mesai düzenlemesinde normalde fazla mesai olmasa da yoğunluk olduğu takdirde istisnai bir şekilde fazla mesai yapılması halinde maaşların da buna göre düzenli ödendiğini, davacının da tüm ücret bordrolarına ve banka ödemelerine karşı herhangi bir ihtirazı kayıt koymaksızın ücretlerini tahsil ettiğini, davacının çalıştığı dönemde yıllık ücretli izinlerini eksiksiz kullandığını ve ücret karşılığım aldığını, davacının ayrılışı aşamasında bütün alacakları ödenmiş olduğundan herhangi bir alacağının kalmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak kıdem tazminatı ve fazla mesai alacaklarının reddine, yıllık ücretli izin ve ücret alacağının kabulüne karar verilmiştir.

D) Temyiz:

Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.

E) Gerekçe:

Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

Her ne kadar yerel mahkemece davacının kıdem tazminatı istemi reddedilmişse de, davalı işyerinde çalışma süresi 19/06/2007 başlangıç tarihli sözleşmeye göre, haftalık 45 saat olup işyerindeki çalışma düzeni de başlangıçtan itibaren haftada 5 gün olarak kabul edilmiştir. Davalı işverence Cumartesi günleri de çalışma yapılacağına dair 24/12/2012 tarihli duyuru ile işyerinde çalışma süresi 6 güne çıkarılmış olup bu durum, davacı işçi için iş şartlarında ağırlaşma teşkil etmektedir. Bu duyuruda sadece davacının ismi ve “okudum anladım” şeklinde beyanı yer almaktadır. Ancak, haftada 5 gün çalışmanın 6 güne çıkarılmasının işçi tarafından kabul edildiğine dair bir beyan yoktur. Bu durumda iş şartlarında ağırlaşma nedeni ile iş akdinin davacı işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği anlaşılmakla, kıdem tazminatının kabulü yerine yerinde olmayan gerekçeyle reddi hatalıdır.

Kıdem tazminatı dışındaki alacaklarda faiz başlangıç tarihinin temerrüt tarihi olması gerekirken dava tarihi ve ıslah tarihi ayrımı yapılarak faize hükmedilmesi de hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.

F) Sonuç:

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

….

Bu Yazıyı Paylaşın