Ülkemizde yaklaşık olarak 600.000 Alzheimer hastası var bu sayı dünya genelinde 47 milyonu buluyor. Fakat yoğun araştırmalara rağmen bugüne kadar hastaları tamamen iyileştirecek etkili bir ilaç geliştirilemedi. Bu, her şeyden önce hastalığın kesin sebeplerinin hâlâ bilinmemesinden kaynaklanıyor. Ancak belli başlı genetik yatkınlıklarının rol oynadığı, hatta sigara içimi, stres, beslenme, ince toz veya alüminyum gibi olası faktörlerin de etkili olduğu biliniyor.
Son zamanlarda araştırmacılar uyku kalitesinin de bireysel Alzheimer riskini etkileyebileceğini gösteren kanıtlar buldular. Johns Hopkins Bloomberg Halk Sağlığı Okulu’ndan Adam Spira ve ekibi bu bağlantıyı daha ayrıntılı bir şekilde incelediler.
Araştırmacılar, yaşlanmayla ilgili uzun vadeli bir araştırmaya katılan 124 kişinin verilerini yeniden değerlendirdiler. Katılımcılar 1991 ve 2000 yılları arasında anket formları doldurmuşlar ve gün içinde kendilerini ne kadar uykusuz hissettiklerini veya uykuya dalmakta zorluk çekip çekmediklerini bildirmişler. Yaklaşık olarak 16 yıl sonra, pozitron emisyon tomografisiyle katılımcıların beyinlerindeki beta amiloid plakları analiz edildi.
Değerlendirmeye göre, gündüzleri uyku yorgunluğundan bahseden kişilerde gerçekten de daha fazla plak tespit edildi. Bu tespit, bu kişilerin Alzheimer hastalığına yakalanma risklerinin 2,75 misli daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. Beslenme ve zihinsel etkinliğin Alzheimer’den korunmak için önemli olduğu zaten biliniyordu ama uyku konusu bilinmiyordu.
Araştırmacılar gün içindeki yorgunluğun kalitesiz gece uykusu için bir işaret olduğunu ve uykusuzluğun da zararlı plakların oluşumunda etkili olduğunu düşünüyorlar. Ancak bunun hangi mekanizmalar üzerinden meydana geldiği henüz kesin olarak bilinmiyor. Bu bağlantının yeni incelemelerle kanıtlanmasının, Alzheimer hastalığının önlenmesinde ve tedavisinde epey yardımcı olacağı sanılıyor. Bu yüzden iyi uymaya dikkat etmek belki hastalıktan koruyabilir veya en azından hastalığı yavaşlatabilir.