“Sen Topsun” Şeklindeki Sözler Hakaret Suçunu Oluşturur

T.C.
YARGITAY
DÖRDÜNCÜ CEZA DAİRESİ
 
Esas: 2021/24594
Karar: 2024/3125
Tarih: 12.03.2024

 

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

 

SAYISI : 2013/79 E., 2016/64 K.

 

SUÇLAR : Hakaret, tehdit, kasten yaralama

 

HÜKÜMLER : Mahkûmiyet, beraat

 

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama, bozma

 

Sanık ve katılan sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

 

I. HUKUKÎ SÜREÇ

 

Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen Yerel Mahkeme kararı ile;

 

Katılan sanık … hakkında tehdit suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 106 ncı maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 62 nci ve 51 inci maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, cezanın ertelenmesine ve denetim süresi belirlenmesine karar verilmiştir.

 

Katılan sanık … hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ve dördüncü fıkrası, 43 üncü, 62 nci, 51 inci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, cezanın ertelenmesine, denetim süresi belirlenmesine ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

 

Sanık … hakkında kasten yaralama suçundan açılan kamu davasında 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

 

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

 

Katılan sanık müdafiinin temyiz isteğinin; sanık …’in atılı suçu işlediğine dair delil bulunmadığı, sanık …’in ise kasten yaralama suçundan mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, bu nedenlerle ve resen tespit edilecek sebeplerle hükümlerin bozulması gerektiğine yöneliktir.

 

III. OLAY VE OLGULAR

 

Olay tarihinde mağdur … K. ve sanık …’in birlikte alkol aldıkları, alkolün etkisiyle şakalaşmayla başlayan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine sanık …’in mağdur … K.’ya hitaben “Seni yaşatmam.” diyerek tehdit ettiği, bunun üzerine olay yerinde bulunan şahıslar tarafından polislere haber verildiği, sanık …’in olay yerine gelen polis memurlarına “Siz adam değilsiniz.” diyerek hakaret ettiği, daha sonra sanığın zor kullanılarak ekip otosuna bindirilip adli raporunun aldırılması için hastaneye götürüldüğünde burada polis memuru katılan sanık …’e hitaben “Sen topsun.” diyerek hakaret ettiği, sanığın savunması, mağdurlar ve katılanın beyanları, tanıkların anlatımları, tutanaklar ve tüm dosya kapsamı karşısında eylemlerinin sabit olduğu Yerel Mahkemece kabul edilmiştir.

 

IV. GEREKÇE

 

A. Sanık … Hakkında Kasten Yaralama Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden

 

Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.

 

5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin 09.09.2013 tarihli savunması olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

 

B. Sanık … Hakkında Tehdit ve Hakaret Suçlarından Kurulan Hükümler Yönünden

 

Sanığın savunması, mağdurlar ve katılanın beyanları, tanıkların anlatımları, tutanaklar ve tüm dosya kapsamı karşısında sanığın atılı suçları işlediği hususunda Mahkemenin inanç ve takdirinde hukuka aykırılık bulunmayıp katılan sanık müdafiinin bozma sebebi dışındaki temyiz isteği ile vesair nedenler yerinde görülmemiştir.

 

Ancak,

 

Sanığın, mağdur polis memurlarına hitaben “Siz adam değilsiniz.” yine polis memuru mağdur …’e “Çakal sen tanımıyor musun beni, vermiyorum kimlik.” şeklindeki sözlerinin kaba ifade niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı, sadece sanığın polis memuru katılan sanık …’e yönelik “Sen topsun.” sözlerinin hakaret suçunu oluşturduğunun anlaşılması karşısında; sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,

 

Sanığın polis memuru katılan sanık …’e yönelik hakaret eylemini hastanenin acil servisinin hangi bölümünde işlediği ve aleniyet öğesinin ne suretle oluştuğu tartışılıp açıklanmadan, yetersiz gerekçe ile 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanması,

 

Sanık hakkında tayin edilen hapis cezasından 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ise indirim yapılırken hesap hatası neticesinde, sonuç cezanın 1 yıl 2 ay 17 gün yerine 5 ay olarak eksik belirlenmesi,

 

6545 sayılı Kanun’un 72 nci maddesiyle, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin sekizinci fıkrasında yapılan değişikliğin suç tarihi itibariyle yürürlükte olmaması nedeniyle, aynı Kanun’un 231 inci maddesinin uygulanmasına engel mahkumiyeti bulunmayan sanığın, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, daha önce işlemiş olduğu suç nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakıldığından takdiren şeklindeki gerekçeyle, anılan kanun maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,

 

Hakaret suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca aynı maddenin birinci fıkrasındaki hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,

 

Hakaret suçundan kurulan hükümde cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca denetim süresinin gerekçeleri gösterilip açıklanmadan alt sınırın üzerinde tayin edilmesi,

 

Hükümden sonra 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesi uyarınca, anılan tehdit suçu uzlaşma kapsamına alındığından, aynı Kanun’un 35 inci maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 254 üncü maddesi uyarınca usulünce tehdit suçu yönünden uzlaştırma işlemleri yerine getirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirlendiğinden karar bu yönüyle hukuka aykırı görülmüştür.

 

V. KARAR

 

A. Sanık … Hakkında Kasten Yaralama Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden

 

Gerekçe bölümünün (A) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkeme kararına yönelik katılan … müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,

 

B. Sanık … Hakkında Tehdit ve Hakaret Suçlarından Kurulan Hükümler Yönünden

 

Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkeme kararına yönelik sanık … müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca cezayı aleyhe değiştirme yasağının gözetilmesine,

 

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

 

03.2024 tarihinde karar verildi.

KAYNAK:CORPUS
Bu Yazıyı Paylaşın