Kira Sözleşmesinin Varlığını İspat Külfeti Kiralayana Aittir

T.C.
YARGITAY
ALTINCI HUKUK DAİRESİ
 
Esas : 2015/10246
Karar : 2016/7528
Tarih : 14.12.2016

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava, kira alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının kendisine ait olan taşınmazda aylık 400 TL kira bedelli sözlü kira sözleşmesi ile ikamet ettiğini, davalının aylık 400 TL’den 2014 yılı Mayıs-Ekim ayları arası kira bedelleri toplamı 2.400 TL’yi ödemediğini belirterek, 2.400 TL kira bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı davacıya ait taşınmazda kiracı olarak oturduğunu, kira bedellerini elden ödediği belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacının alacağını ispat edemediği ve davalının yemin ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

HMK’nun 190. maddesi uyarınca ispat yükü, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Somut olayda davalı, sözlü kira ilişkisine dayanarak aylık 400 TL den 6 aylık kira bedeli 2.400 TL kira alacağının tahsilini istemiştir. Davalı kira ilişkisini kabul ederek kira bedellerinin elden ödendiğini savunmuştur.

Uyuşmazlık, ispat yükünün hangi tarafta olduğu konusunda toplanmaktadır.

HMK. nun 188. madde de; taraflardan birinin ikrarının geçerli olduğu ve o taraf aleyhine delil teşkil edeceği belirtilmiştir. Davalının, ikrarına eklediği vakıanın kanıtlama yükümlülüğü, borcu ikrar eden ve fakat borcun başka bir hukuki ilişki nedeniyle son bulduğunu ileri süren davalıya aittir.

Bu durumda, davalı taraf, davaya konu borcun başka bir nedenle (ödeme) sona erdiğini kanıtlamakla yükümlüdür; buna bağlı olarak da, kira ilişkisi ve kira bedeli davalı tarafından ikrar edildiğinden, davacının kiralayanın kira bedelini ispat yükümlülüğü bulunmamaktadır.

Bu açıdan kira sözleşmesinin varlığını ispat külfeti kiralayan davacıya, kira bedellerinin ödendiğini ispat külfeti ise davalı kiracıya aittir. HMK’nun 189/3.maddesi uyarınca kanunun belirli delillerle ispatını emrettiği hususlar başka delillerle ispat olunamaz. Aynı yasanın 200. maddesine göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin yapıldıkları zamanki miktar ve değeri 2.500 Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Davacı aylık kira bedelinin 400 TL olduğunu ileri sürdüğüne göre davalı kira bedellerinin ödendiğini tanık beyanları ile kanıtlayamaz. Mahkemece davalının kira bedellerini ödediğini ispat edemediği dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken bu hususlar göz önünde bulundurulmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 14.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Yazıyı Paylaşın