Birçok kedi sahibi, kedilerin her zaman evcil hayvanların en kibarı olmadığını kabul ediyor. Ancak çoğu, en azından bir düşmana karşı kedi dostlarının desteğini hak ettiğini hissedebilir.
Yeni bir araştırmaysa böylesi beklentilerin karşılıksız olabileceğini gösteriyor.
Köpeklerin sahiplerine olumsuz davranan bir kişiden kaçındığı gösterilmişse de aynı şey evcil kediler için söylenemiyor.
Kyoto Üniversitesi’nden araştırmacılar, kedilerin sahiplerine olumlu davranan kişileri, olumsuz davrananlara tercih etmediğini ortaya koydu.
Kısacası, araştırma kedinizin düşmanınızdan gelen bir atıştırmalığı kabul etmek için size güle oynaya ihanet edebileceğini gösteriyor.
Üstelik bu, kedilerimizin aradaki farkı anlayacak kadar zeki olmadığı anlamına da gelmiyor. Araştırmacılar kedilerin “dikkate değer bilişsel yetileri” olduğunu ve insanların işaret ettiği veya baktığı ipuçlarını takip edebildiğini, ayrıca insanın duygusal ifadelerini ve dikkat durumlarını ayırt edebildiğini belirtiyor.
Kediler aynı zamanda sahiplerinin sesini tanıyabiliyor ve bağlanmaya benzer ilişkiler kurabiliyor. Araştırmacılara göre kedi ve köpeklerin sahiplerine yönelik olumsuz davranışlara verdiği tepkilerin farklı olması, büyük oranda evcilleştirilme geçmişleri ve ekolojik arka planlarındaki büyük farka atfedilebilir.
Köpeklerin insanlarla yaklaşık 15 bin yıllık bir ilişkisi var ve belirli huylarla karakter özelliklerinin kopyalanması için seçici yetiştirildiler. Kedilerse böyle yoğun kontrollü yetiştirmeye maruz kalmadı. Ayrıca tek başına avlanan ve yaşadıkları bölgeye güçlü şekilde bağlı olan çitaların soyundan geliyorlar.
Çalışmada, “Evcilleştirme sürecinde seçici yetiştirilmenin daha zayıf etkisi nedeniyle kedilerin üçüncü taraflara yönelik sosyal değerlendirme kapasitesi, köpeklere göre daha düşük olmalı” ifadeleri yer aldı.
Deneye 36 evcil kedi ve sahipleri katılırken iki yabancı da onlara eşlik etti. Yabancılardan biri oyuncu, diğeriyse tarafsız bir kişiydi.
Sahiplerinin, kedileri izlerken bir kabı açmaya çalışacağı iki senaryo hazırlandı.
İki senaryoda da kedi sahipleri kabın kapağını açamıyormuş gibi davrandı ve oyuncudan yardım istedi. Senaryonun birinde oyuncu kabın açılmasına yardım ederken, “yardımsız” senaryoda ise bunu reddetti. Tarafsız kişi iki durumda da hiçbir şey yapmadı.
Her senaryonun sonrasında kedinin kime yaklaşacağını görmek için hem oyuncu hem de tarafsız kişi hayvana yiyecek uzattı. Deney her kedi için 4 kez tekrarlandı.
Animal Behaviour and Cognition dergisinde yayımlanan araştırma, iki gruptaki kedilerin de sahiplerine nasıl davrandıkları fark etmeksizin, tarafsız kişilerden kabul ettiği gibi oyuncunun ikramını da kabul etmekten mutluluk duyduğu sonucuna vardı.
Çalışmada şu açıklamalar yer aldı:
“Kedilerin insanları üçüncü taraf etkileşimlerine göre değerlendirdiklerine ilişkin herhangi bir kanıt bulamadık: İnsanın davranışsal ipuçlarına dair hassasiyetleriyle bilinmelerine karşın ne yardımcı olmayan birinden kaçındılar ne de yardımcı olan birini tercih ettiler.”
Kedilerin sahiplerine umabileceğimizden daha az yakınlık gösterdiği gibi basit bir açıklama mümkün. 2013’te Tokyo Üniversitesi’nden araştırmacılar kedilerin sahiplerinin sesini tanıdığını ama sıklıkla fiilen görmezden gelmeyi seçtiğini keşfetmişti.
Lincoln Üniversitesi’ndeki hayvan davranışı uzmanlarınca 2015’te yapılan bir çalışma da erişkin evcil kedilerin, köpeklerin aksine, sahiplerini korunma ve güvenin ana kaynağı olarak görmediğini ortaya koymuştu.