T.C. YARGITAY Onbirinci Hukuk Dairesi |
|||
Esas No | : 2015/1105 | ||
Karar No | : 2015/7922 | ||
Tarih | : 08.06.2015 |
ÖZET : |
|
İÇTİHAT METNİ
DAVA :
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 15/10/2014 tarih ve 2014/1271-2014/229 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR :
Davacılar vekili, dava dışı Y. Deri ve Deri Mamülleri San. Tic. Ltd. Şti. ve bu şirketin ortaklarının deri işiyle uğraştıklarını beyanla müvekkilleri şirketten küçük miktarlı peşin alımlar yaptıklarını, bu şekilde güven tesis eden kişilerin önemli bir sipariş aldıklarını belirterek ve karşılığını davalı bankadan aldıkları çeklerle ödemek üzere 1.000.000 TL’lik sipariş verdiklerini, yüksek miktarlı talep karşısında basiretli bir şekilde hareket etmek isteyen müvekkillerinin şirketi bankaya sorduklarında ciddi araştırmalar yaptıktan sonra çek karnesi verdiklerini, şirket yetkilisinin sağlam bir kişi olduğunun ve şimdiye kadar hiçbir çeklerinin dönmediğinin beyan edildiğini, müvekkillerinin adı geçenleri alış veriş yaptıkları üçüncü kişiler nezdinde de araştırdıktan sonra 1.000.000 TL’lik alış veriş yapmalarının mümkün olmadığını beyan ederek 300.000 TL tutarında deri ve deri mamülleri verdiklerini, ancak aldıkları çekler karşılıksız çıktığı gibi Y. Deri ve Deri Mamülleri San. Tic. Ltd. Şti.’nin paravan bir şirket ve yetkilisi M. Y.’ın ise sicilli bir dolandırıcı olduğunun anlaşıldığını, adı geçenin karşılıksız çekleri nedeniyle M. Bankasına bildirim yapılmış olduğunu ve çek karnesi iade etmemekten kesinleşmiş mahkumiyetinin de bulunduğunu, icra takibinde şirkete tebligat yapmanın mümkün olmadığını, davalının düşük limitli kredi kartı bile verilmeyecek şahıslara sağlam müşteridir diyerek özen yükümünü ihlal ettiğini ileri sürerek, uğramış oldukları zarar için şimdilik 50.000 TL’nin olay tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, talebini 69.829 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili, davacıların zararlarını bankadan talep edebilmek için öncelikle çekte imzası bulunanlar yönünden tüm hukuki yolların tüketilmesi gerektiğini, bankanın çek verirken basiret ve ihtimamı gösterdiğini, ayrıca müşterinin Mustafa Yıldız değil şirket olduğunu, müvekkili bankanın, şirket ortaklarından birinin çek karnesi iade etmemekten sabıkası bulunduğunu tespit etmesinin de mümkün olmadığını, davacı tacirlerin basiretli davranmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirketlerin deri ticareti ile uğraştığı, dava dışı Y.Deri ve Deri Mamulleri San ve Tic Şti.’nin kendisinden deri mamulü almak için başvurması üzerine meblağın da yüksek olduğu göz önüne alınarak kendince istihbarat incelemesi yaptığı ve özellikle K. A.Ş ile yaptığı görüşmelerde dava dışı firmanın güvenilir bir firma olduğunun kendisine telkin edilmesi üzerine ve kendi inisiyatifi ile dava dışı firma ile ticari ilişkiye girdiği ve 139.658,15 TL’lik mal sattığı, oysa dava dışı firmanın kendisinden 1.000.000,00 TL’lik sipariş ve mal istediği, ancak davacının yaptığı istihbaratı da değerlendirerek bu talebin bir kısmını karşıladığı, davacının kendi edindiği izlenim sonucunda basiretli bir tacir gibi hareket ederek dava dışı firmaya mal verdiği, ancak kendisine çek ile ödeme yapıldığı, çek bedelinin karşılıksız çıktığı, davalı finans kurumunun ise dava dışı firmaya çek karnesi verirken gerekli araştırmaları yaptığı ancak dava dışı şirketin temsilcisinin karşılıksız çek hırsızlık ve sahtecilikten sabıkasının bulunduğunu tespit ederek çek karnesinin verilmesini buna göre değerlendirmediği, davacının küçük işlemlerden büyük işlemlere kaymakta olan dava dışı şirketin kapasite artışını doğru incelemediği, bu durumda davalı banka ile davacının yarı oranında kusurlu oldukları, gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının tahsil edemediği 139.658,15 TL çek bedelinin yarısı olan 69.829,00 TL’nin 14/03/2006 tarihinden ıslah tarihi olan 06/04/2009 tarihine kadar yasal faizi, bu tarihten itibaren ise avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, verilen kararda 69.829,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine şeklinde hüküm kurulmuş olup, davanın S.. A.. ve S. K. Deri San.ve Tic.A.Ş. adına açılmış olmasına rağmen karar başlığında sadece bir davacının gösterilmesi doğru değil ise de, bu eksikliğin mahalinde talep halinde düzeltilmesinin her zaman mümkün olmasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ :
Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3.585,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 08/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.