Kardiyovasküler hastalık terimi kalp krizi, felç ve daha fazlasına neden olabilen koroner kalp hastalığı (tıkanmış arterler) dahil olmak üzere kalbi veya kan damarlarını etkileyen tüm hastalık türleri için kullanılıyor. Ayrıca, kardiyovasküler hastalıklar, her yıl tahminen 17.9 milyon can alarak küresel olarak bir numaralı ölüm nedenini oluşturuyor.
Diğer taraftan JAMA Network Open adlı bilimsel dergide yayımlanan yeni araştırma, Prospective Urban Rural Epidemiology (PURE) çalışmasından alınan Ocak 2003 ile Mart 2021 arasında toplanan verilere dayanıyor. PURE’un 200 binden fazla katılımcısı bulunuyor, ancak yeni araştırma, herhangi bir kardiyovasküler hastalık öyküsü olmayan 118 bin 706 kişiye odaklandı.
Çalışmada incelen katılımcılar ise dördü yüksek gelirli (Kanada, İsveç ve Birleşik Arap Emirlikleri dahil), 12’si orta gelirli ülke (Brezilya, Polonya, Güney Afrika dahil) ve beşi düşük gelirli ülke (Hindistan, Pakistan, Zimbabwe) vatandaşlarından oluşuyordu. Hem erkek hem de kadın katılımcılar, çalışma başladığında ortalama 50 yaşındaydı ve yaşları 35 ile 70 arasında değişiyordu.
Şiddetli stres yaşayanların daha genç olduğu ve özellikle yaşadıkları iş problemleri ve finansal sorunlar nedeniyle stres altında oldukları görüldü.
Öte yandan katılımcılar Mart 2021’e kadar takip edildi, bu da araştırmanın ortalama takip süresinin 10 yıl olduğu anlamına geliyor. Bu süre zarfında, miyokard enfarktüsü, felç veya kalp yetmezliği şeklinde 5 bin 934 kardiyovasküler olay kaydedildi. Yüksek stresli katılımcılar için, bir tür kardiyovasküler olay riski yüzde 22, kalp krizi riski yüzde 24 ve felç riski yüzde 30 arttı.