İklim krizinin biyolojik çeşitlilik üzerindeki etkisini farklı ısınma senaryolarına göre inceleyen yeni bir araştırma yayınlandı. Nature’de yayınlanan araştırmanın sonuçlarına göre önümüzdeki yıllarda yaban hayatında ani kayıpların meydana gelmesi oldukça mümkün duruyor.
Araştırmacılar, bu çalışmada belirli bir bölgedeki türlerin normal küresel deneyimlerinin dışındaki sıcaklıklara ne zaman maruz kalacakları sorusundan yola çıkıyor. Buradan elde ettikleri cevapları ise iklim krizinin küresel olarak organizmalar üzerindeki etkilerinin zamanlamasını ve senkronizasyonunu tahmin etmek için kullanıyorlar.
30 bin tür incelendi
Çalışmada içlerinde kuşlar, memeliler, sürüngenler, amfibiler, balıklar, deniz omurgasızları, mercanlar ve deniz çayları dahil olmak üzere yaklaşık 30 bin tür için coğrafi menzil haritaları derlendi. 1850 yılından 2005 yılına kadar yaşanan sıcaklığın ortalama sıcaklık olarak alındığı araştırmada sıcaklık projeksiyon modellemeleri üzerinden gelecek senaryoları üzerinde çalışıldı.
Araştırmada yer alan, University College London’da Biyoçeşitlilik ve Çevre Araştırmaları Merkezi’nden Alex Pigot, “İklim değişikliğinin yol açacağı biyoçeşitlilik kaybının yavaş yavaş gerçekleşmeyeceğini gördük. Kaygan bir zeminden ziyade uçurumun kenarında olmak gibi. Farklı zamanlarda farklı bölgeleri vuracak” dedi.
Ani biyoçeşitlillik kayıpları 2030’dan önce yaşanacak
Araştırmanın sonuçlarına göre, yüksek emisyon senaryosunda, ani biyolojik çeşitlilik kayıpları ilk olarak tropikal okyanuslarda 2030 yılından önce başlayacak. Sonrasında tropikal ormanlarda görülen kayıplar 2050 yılına kadar yüksek enlemlere yayılacak.
Küresel ısınmanın 2° C’nin altında tutulduğu senaryoda küresel yaban hayatı topluluklarının yüzde 2’si ani sıcaklık değişimlerine maruz kalacak. Ancak sıcaklık 4°C’ye yükseldiği durumda risk de artarak iklim krizi toplulukların yüzde 15’ini tehdit edecek.
Çalışma, iklim değişikliğinden kaynaklanan ani ve ciddi biyolojik çeşitlilik kayıpları riskini vurgulamayı ve bu olayların ne zaman ve nerede meydana gelebileceğini tahmin etmek için bir çerçeve sunmayı amaçlıyor.