Dünya Gıda Örgütü (FAO) ve Latin Amerika Yerli Halkları Kalkınma Fonu’nun (FILAC) yaptığı araştırma iklim değişikliği, biyoçeşitliliğin azalması ve olası yeni pandemilerle mücadele etmenin en iyi yolunun tropikal ormanlarda yaşayan kızılderililerin ve yerli halkların yaşadıkları topraklar üzerindeki haklarını tanımak ve doğal alanları onların korumasına bırakmak olduğuna dikkat çekti.
Tropikal ormanlar yağmurun yağması ve havadaki nemi tutma gibi özelliklerinden dolayı bilim çevreleri tarafından insanlığın küresel ısınmaya karşı en etkili silahı olarak değerlendiriliyor.
Yaklaşık 300 bilimsel rapora dayanan araştırmada 3 milyon bitki ve hayvan türüne, 47,4 milyon kişiye ev sahipliği yapan Amazonlar’da ormansızlaştırmaya ve her türden ekolojik yıkıma karşı en önemli direnç noktalarının yerlilerin yaşam alanları olduğu belirtiliyor.
Yerliler doğayı ve yaşamı koruyor
6 milyon 381 bin kilometrekarelik yüzölçümüne sahip Amazonlar’ın, 200 milyon hektarlık bölümünde sayısı 2 milyonu aşan yerli, kabileler halinde ve çevreyle uyum içinde yaşıyor.
Yerlilerin Amazonlar’daki son yıllarda gittikçe artan ormansızlaştırma, yasal ya da yasadışı değerli maden çıkarma, toprak kaçakçılığı ve değerli ağaç kesimi gibi faaliyetlere karşı çıkması, FAO ve FILAC tarafından yerlilerin doğanın ve canlı yaşamın doğal koruyucuları olarak değerlendirilmesine neden oluyor.
Araştırma yerlilerin üzerinde yaşadığı topraklar üzerindeki haklarının tanınması ve korunması gerektiğine vurgu yapıyor.
Ekolojik tehdit artıyor
Dünyanın en büyük tropikal ormanları olan Amazonlar’ın yüzde 26’sının yüksek, yüzde 7’sinin çok yüksek risk altında olduğu bildiriliyor.
Amazonların balta girmemiş ormanlık alan miktarı, 2000 ila 2016 yılları arasında Bolivya’da yüzde 20, Honduras’ta yüzde 30, Nikaragua’da yüzde 42 ve Paraguay’da yüzde 59 azaldı.
Amazonların yüzde 61,8’ini barındıran Brezilya’da yerli organizasyonları yerlilerin yaşam alanlarına yönelik ormansızlaştırma faaliyetlerinin son yıllarda yüzde 150 arttığını bildiriyor.
Amazon Ormanları’nda yaşanan yıllık orman kaybı 31 bin 260 kilometrekare olarak hesaplanıyor.