İÇTİHAT METNİ
DAVA :
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR :
Alacaklı tarafından Karaman Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 22.08.2005 tarih ve 2005/90 D.iş sayılı kararıyla ihtiyati haciz kararı ile icra takibine başlandığı ve bu kararın 23.08.2005 tarihinde de uygulatıldığı, aynı gün asıl takibe geçildiği, borçluya örnek 163 nolu ödeme emri tebliği üzerine, aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı borçlunun süresinde şikayette bulunarak dayanak bononun satış sözleşmesinin teminatı olarak verilmiş olup kambiyo senedi vasfında olmadığı için anılan özel yol ile takibe konu edilemeyeceğinden bahisle takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Başvurunun yasal dayanağı İİK.nun 170/a maddesidir. İİK.nun 170/a-son maddesinde ( her ne suretle olursa olsun, … borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise ) takip dayanağı belgenin kambiyo senedi vasfını taşımadığı nedeni ile takibin iptal edilemeyeceği hükmüne yer verilmiştir. İhtiyati haczin infazı için borçlu adresine gidildiğinde borçlunun, borcu kabul ettiği ve beyanının icra memuru tarafından 23.08.2005 tarihli haciz tutanağına geçirildiği tesbit edilmiştir. O halde Mahkemece borçlunun borcu kabulü dikkate alınarak, İİK.nun 170/a-son maddesi uyarınca şikayetin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :
Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), bozma nedenine göre borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 21.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.