Nature dergisinde ekim ayında yayınlanan bir çalışmaya göre bilim insanları, şimşeği kontrol edebilecek yeni bir yönteme oldukça yakın. Yeni yöntem, yeryüzüne çakan şimşeğin verdiği zararın önüne geçebilme potansiyeli taşıyor.
Geceyi gündüze çeviren bir şimşek büyük bir enerjiyle çaktığı zaman yeryüzüne de inebiliyor. Şimşek çakması sonucunda büyük yangınlar bile ortaya çıkabiliyor. İşte bilim insanları, bu kötü etkileri azaltmak için şimşeğin bir şekilde önüne geçmeye çabalıyor. Yeni bir çalışmaya göreyse bu çözüm bir tür ‘çekici ışın’ olabilir.
Yeni yöntem, Nature dergisinde ekim ayında yayınlanan bir çalışmada açıklandı. Buna göre bilim insanları, şimşek modellerini inceleyerek yıldırım çarpmalarını yeniden yönlendirecek önceden tasarlanmış bazı yollar çizecek. Bu sayede şimşeğin en kuru veya en savunmasız yerlere çakması engellenecek. Yani şimşek bildiğimiz kontrol edilecek.
Bilim insanlarının sistemi, ışının uzunluğu boyunca bir ton grafen parçacığı ileten düşük güçlü bir lazer kullanarak havayı besleyecek. Işığı emen parçacıklardan oluşan bu ışın, bir nevi şimşek mıknatısı olarak görev görecek. Işın, aynı zamanda şimşeğin yoğunluğunu da önemli ölçüde azaltacak.
Bilim insanlarının paylaştıkları makaleye göre bu tür doğrudan optik alan kaynaklı ışıl yükünleşim, çok yüksek optik alan yoğunluğu gerektiriyor. Bu tür yüksek güçlü lazer ışınlarının kullanılması sonucundaysa sistemin kapsamı sınırlanabiliyor. Düşük güçlü lazer ışınlarıyla elektriksel deşarjları kontrol edebilecek hiçbir teknik bulunmuyordu.
Bilim insanlarının yeni yöntemiyse ışık yükünleşime bel bağlamıyor. Yöntem, bunun yerine ortam havasındaki ortalama serbest elektron yolunu yerel olarak kontrol ediyor ve elektriksel bozulma koşullarını belirliyor. Bununla birlikte yeni yöntem daha karmaşık senaryolarda da uygulanabilirlik taşıyor.