Aleniyet Hakaret Eyleminin Herkesin Duyabileceği, Görebileceği ve Sayısı Belli Olmayan Birden Fazla Kişiler Tarafından Algılanabilir Olması Anlamına Gelmektedir

T.C. YARGITAY

Onsekizinci Ceza Dairesi

Esas No : 2018/4607
Karar No : 2019/2178
Tarih : 04.02.2019

İÇTİHAT METNİ

DAVA :

Dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR :

Hakaret suçundan sanığın 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1, 125/3-a, 125/4 ve 62. maddeleri uyarınca 11 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Sakarya 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10/11/2016 tarihli ve 2016/358 esas, 2016/741 Sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.

İstem yazısında: “1- Dosya kapsamına göre, mahkemesince, sanığın mağdura hitaben söylediği “kalk lan ayağa” ve “lan” şeklindeki sözü nedeniyle sanık hakkında hakaret suçundan mahkûmiyet kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, kaba hitap tarzı niteliğindeki sözlerin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığından, sanığın hakaret suçundan beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde, isabet görülmemiştir.

2- ) Kabule göre, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/4. maddesinde ağırlaştırıcı neden olarak öngörülen aleniyetin gerçekleşmesi için olay yerinde başkalarının bulunması yeterli olmayıp, hakaretin belirlenemeyen sayıda kişi ve herkes tarafından görülme, duyulma ve algılanabilme olasılığının bulunması, herhangi bir sınırlama olmaksızın herkese açık olan yerlerde işlenmesinin gerekmesi karşısında, eylemin “polis merkezi mutfak bölümünde” gerçekleştiği ve aleniyet unsurunun oluşmadığı gözetilmeksizin, yazılı şekilde sanığa verilen cezadan artırım yapılmasında isabet görülmemiştir.” Denilmektedir.

I- ) Olay:

Sanık hakkında hakaret suçundan yapılan yargılama sonunda kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz edilmeden kesinleşmesi üzerine hakaret suçunun işlendiği yerin aleni olmadığı, dolayısı ile sanık hakkında aleniyet artırımı yapılamayacağı nedeni ile kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu, dairemizin ilk incelemesi sonucunda hakaret kabul edilen sözlerin hakaret suçunu oluşturmayacağı görüşüyle de kanun yararına bozma talebi yenilendiği anlaşılmıştır.

II- Hukuksal Değerlendirme:

Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Somut olayda sanığın katılana hitaben söylediği iddianamede tanımlanıp, mahkemenin de bu şekilde kabul ettiği: “kalk lan ayağa” ve “lan” şeklindeki ve kaba hitap tarzı niteliğindeki sözlerin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, hukuka aykırıdır.

Kabule göre de;

5237 Sayılı TCK’nın 125. maddesinin 1. fıkrasında; Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden … veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir.” hükmüne yer verilmiş, aynı Kanun’un 4. fıkrasında da “Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.” hükmü düzenlenmiştir.

Aleniyet hakaret eyleminin herkesin duyabileceği, görebileceği ve sayısı belli olmayan birden fazla kişiler tarafından algılanabilir olması anlamına gelmektedir. Aleniyet nedeniyle artırım yapılmasının amaçlarından biri mağdurun onur ve şöhretinin, fiili başkalarının duyması veya duymasına açık olması nedeniyle daha fazla zarar görmesi diğeri ise hukuka aykırılık teşkil eden fiilin bizatihi aleni olarak icra edilmesidir.

İnceleme konusu somut olayda; sanığın, hakaret içeren sözlerini aleni yerlerden olmayan polis merkezi mutfak bölümünde söylemesine rağmen sanık hakkında koşulları oluşmadığı halde aleniyet artırımı yapılarak fazla ceza verilmesi hukuka aykırıdır.

SONUÇ :

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,

1- ) Sakarya 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10/11/2016 tarihli ve 2016/358 esas, 2016/741 karar sayılı hükmünün, sanık … hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmü bakımından 5271 Sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,

2- ) Hükümdeki hukuka aykırılık sanığa verilen cezanın kaldırılmasını gerektirmekle, anılan yasa maddesinin 4-d fıkrası gereğince, sanığın hakaret suçundan BERAATİNE,

3- ) Hükmolunan cezanın çektirilmemesine, dosyanın Yüksek 3. hükmolunan cezanın çektirilmemesine, dosyanın YüksekAdalet Bakanlığı’na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 04.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Yazıyı Paylaşın