Araştırmalar, insanların yüzde 90’ından fazlasının dijital cihazsız kalma korkusu olan nomofobiden etkilendiğini gösteriyor. Bu korku, günlük hayatımızı ve zihinsel sağlığımızı olumsuz etkileyebiliyor.
Nomofobi olarak adlandırılan, yani dijital cihazlardan uzak kalmak korkusu, insanları telefonlarına yapışık hale getiriyor. Araştırmalar, bu korkunun yüzde 90’dan fazlasını etkilediğini gösteriyor ve insanlar telefonları olmadan dışarı çıkmaktan veya telefonları çekmediği bir yere gitmekten çekiniyorlar.
ESET’in incelemesine göre, dijital yardımcılar insanları daha fazla ekrana bağlı tutmak için tasarlandı ve sağlıksız bir şekilde bağlanmanın kişisel gizlilik ve güvenlik üzerinde olumsuz etkileri olabilir.
Kolaylık: Dünya genelinde yaklaşık yedi milyar akıllı telefon bulunuyor ve bu cihazlar günlük yaşantımızı kolaylaştırıyor. Ancak, bu uygulamaların tasarımı, ekranlarda daha fazla vakit geçirmemizi sağlamak için özel olarak yapıldı. Gün içinde üç saatten fazla telefon kullanımı, aslında faydalı olmaktan çıkabilir.
Sonsuz içerik akışı: İnternetin sunduğu sonsuz içerik, insanları ekranlara kilitleyebilir ve zamanın nasıl geçtiğini anlamadan içeriklere gömülmelerine neden olabilir.
Anlık memnuniyet: Sosyal medyada aldığınız beğeni ve yorumlar, beyinde dopamin salgılayarak belirli davranışları güçlendirir ve daha fazlasını istemenize neden olması muhtemel.
Durmak bilmeyen bildirimler: Bildirimler, sağlıklı alışkanlıkları teşvik edebilirken, aynı zamanda kullanıcıları içerikte kaybolmaya teşvik edebilir ve zamanlarını boşa harcamalarına sebep olabilir
Kaçış: Teknoloji, günlük stresten kaçmak için bir portal sunar. Ancak, bu kaçış, gerçek hayattaki deneyimlerden mahrum kalmanıza ve üretkenliğinizi azaltmanıza neden olabilir.