Geçmişi 10 bin yıl öncesine dayanan ve “Hitit buğdayı” olarak da bilinen siyez buğdayı Kastamonu Ziraat Odasının girişimiyle coğrafi işaret olarak tescillendi.
Araştırmalara göre 14 kromozomdan oluşan ve Kastamonu’da ilçeler de dahil 40 bin dekar alanda ekimi gerçekleştirilen siyez buğdayı, iç ve dış piyasadan ham ve işlenmiş halde talep görüyor.
Kastamonu Ziraat Odasının yaklaşık 3 yıl önce yaptığı girişimin sonucunda siyez buğdayı coğrafi işaret belgesine kavuştu. Geçen yıl da siyez bulguruna coğrafi işaret alınmıştı.
Kastamonu Ziraat Odası Başkanı Mehmet Butur yaptığı açıklamada, siyez buğdayının ulusal bir marka olduğunu söyledi.
Butur, “Artık siyez buğdayı Kastamonu’nun marka ürünüdür. Siyezimizi markalaştırdık. Bir ilçe adına almış olsaydık destekleme olduğu zaman sadece o ilçe faydalanırdı. Bu şekilde Kastamonu’nun tamamı yararlanmış olacak.” dedi.
Bu üründe dönüm başına yaklaşık 200 kilogram verim alındığını dile getiren Butur, “70-80 bin ton civarında siyez buğdayı elde edilmiş oluyor. Artık insanlar doğal yiyecekleri tercih ediyor. Şeker hastalarımız maalesef çoğaldı. Buğdayımız şeker hastalarına zarar vermiyor. 10 bin yıldır genetiği değişmemiş bir üründen bahsediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Sahip köyünde uzun yıllardır siyez buğdayı yetiştiren İsmail Ayvat da siyezin ata buğdayı olduğuna işaret ederek, “Siyezin tanıtılması bizim için çok iyi oldu. Bunu sevinçle karşılıyoruz. Herkes siyezimizi tanıyacak.” diye konuştu.