SM, SMMM ve YMM Asgari Ücret Tarifesindeki Ücretler Aylık Olup KDV Hariç Brüt Tutarlardır

 

T.C.
DANIŞTAY
Sekizinci Dairesi
Esas No : 2015/1715
Karar No : 2018/701
Tarih : 12.02.2018
ÖZET :
  • SMMM ÜCRET TARİFESİNDEKİ ÜCRETLERİN KDV DURUMU

İÇTİHAT METNİ

ÖZET :

5/12/2013 gün ve 28862 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 2014 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi ekinin notlar kısmının 2. maddesinde yer alan “Tarifedeki ücretler aylık olup KDV hariç brüt tutarlardır.” düzenlemesinin, Katma Değer Vergisinin tarifedeki ücrete dahil olarak tespit edilmesini öngören 3065 sayılı Kanunu’nun 20. maddesine aykırı olduğu, Katma Değer Vergisinin ücrete ayrıca ilave edilmesi sonucunu doğuran dava konusu düzenlemenin yasal dayanaktan yoksun olduğu ileri sürülerek iptali ve yürütmesinin durdurulması istemi.

(…) Yukarıda alıntısı yapılan Anayasa kuralı ile 3065 sayılı Yasanın 20/4. maddesinin birlikte incelenmesinden tarifede öngörülen ücretin içinde katma değer vergisinin de yer aldığı sonucuna ulaşılmıştır.

Vergi yükümlülüğünün Kanunla konulması ve değiştirilmesini öngören Anayasa hükmü ile Katma Değer Vergisinin tarifedeki ücrete dahil olarak tespit edilmesini öngören 3065 sayılı Kanunun yukarıda metni açıklanan 20. maddesi gözönüne alındığında, Katma Değer Vergisinin tarifede belirlenen ücrete ayrıca ilave edilmesi sonucunu doğuran davaya konu düzenlemenin yasal dayanaktan yoksun bulunduğu açıktır.

Davanın Özeti : 25/12/2013 gün ve 28862 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 2014 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi ekinin notlar kısmının 2. maddesinde yer alan “Tarifedeki ücretler aylık olup KDV hariç brüt tutarlardır.” düzenlemesinin, Katma Değer Vergisinin tarifedeki ücrete dahil olarak tespit edilmesini öngören 3065 sayılı Kanunu’nun 20. maddesine aykırı olduğu, Katma Değer Vergisinin ücrete ayrıca ilave edilmesi sonucunu doğuran dava konusu düzenlemenin yasal dayanaktan yoksun olduğu ileri sürülerek iptali ve yürütmesinin durdurulması istemidir.

Savunmanın Özeti : Dava konusu düzenlemenin dolaylı olarak asgari ücret tarifesinin KDV dahil tutarını ortaya koyduğu, KDV hariç olarak belirlenen asgari ücret tarifesi üzerinden ayrıca KDV’nin hesaplanması gerektiği, bu nedenle 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 20/4. maddesine aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Kasım KİRAZLI’nın Düşüncesi: Vergi yükümlülüğünün Kanunla konulması ve değiştirilmesini öngören Anayasa hükmü ile Katma Değer Vergisinin tarifedeki ücrete dahil olarak tespit edilmesini öngören 3065 sayılı Kanunun 20. maddesi gözönüne alındığında, Katma Değer Vergisinin tarifede belirlenen ücrete ayrıca ilave edilmesi sonucunu doğuran dava konusu düzenlemenin yasal dayanaktan yoksun bulunduğu açıktır.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Fikriye DOĞRU’nun Düşüncesi : Dava; 25.12.2013 günlü ve 28862 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2014 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi ekinin Notlar kısmının 2. maddesinde yer alan “Tarifedeki ücretler aylık olup KDV hariç brüt tutarlardır” düzenlemesinin iptali istemiyle Maliye Bakanlığı ve TÜRMOB’a karşı açılmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 135. maddesinde, “Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları, “belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir.” şeklinde tanımlanmıştır.

Yine Anayasanın 73. maddesinde, vergi, resim harç ve benzeri mali yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağı hükmüne yer verilmiştir.

Anayasa hükmüne uygun olarak 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1. maddesinde, Katma Değer Vergisinin konusunu oluşturan işlemler sayılmış, 20. maddesinin 4. fıkrasında, belli bir tarifeye göre fiyatı tespit edilen işler ile bedelin biletle tahsil edildiği hallerde tarife ve bilet bedelinin Katma Değer Vergisi dahil edilerek tespit olunacağı ve verginin müşteriye ayrıca intikal ettirilmeyeceği öngörülmüştür.

3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun “Ücret” başlıklı 46. maddesinde ise; “Ücret, meslek mensuplarının hizmetlerine karşılık olan meblağı ifade eder. Ücretin asgari miktarı tarife ile belirlenir.

Tarifedeki asgari miktar altında ücret karşılığında iş kabulü yasak olup, aksine hareket disiplin cezasını gerektirir.

Her odanın yönetim kurulu, her yıl ocak ayından geçerli olmak üzere serbest muhasebeci mali müşavirler ve yeminli mali müşavirlerin yapacakları iş ve işlemler karşılığında alacakları ücretleri gösterir birer tarife hazırlayarak Birliğe gönderir.

Birlik yönetim kurulu, oda yönetim kurullarının tekliflerini de gözönüne almak suretiyle çeşitli odaları içine alacak grupları tespit ve gruplarda uygulanacak tarifeleri hazırlayarak Maliye Bakanlığına gönderir.

Maliye Bakanlığı tarifeyi aynen veya gerekli gördüğü değişikliklerle tasdik eder. Tarifeler Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girer.

Yeni tarifenin tasdikine kadar mevcut tarife hükmü uygulanır.” hükümlerine yer verilmiştir.

Bu Kanun uyarınca hazırlanan ve 25.12.2013 günlü ve 28862 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2014 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi ekinin Notlar kısmının dava konusu edilen 2. Maddesinde ise; “Tarifedeki ücretler aylık olup KDV hariç brüt tutarlardır.” kuralına yer verilmiştir.

Alıntısı yapılan Anayasa kuralı ile 3065 sayılı Yasanın 20/4. maddesinin birlikte incelenmesinden; tarifede öngörülen ücretin içinde Katma Değer Vergisinin de yer aldığı sonucuna ulaşılmıştır.

Vergi yükümlülüğünün Kanunla konulması ve değiştirilmesini öngören Anayasa hükmü ile Katma Değer Vergisinin tarifedeki ücrete dahil olarak tespit edilmesini öngören 3065 sayılı Kanunun yukarıda yer verilen 20. maddesi gözönüne alındığında, Katma Değer Vergisinin tarifede belirlenen ücrete ayrıca ilave edilmesi sonucunu doğuran davaya konu düzenlemenin yasal dayanaktan yoksun bulunduğu açıktır.

Açıklanan nedenlerle; 2014 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi ekinin Notlar kısmının 2. maddesinde yer alan “Tarifedeki ücretler aylık olup KDV hariç brüt tutarlardır” düzenlemesinin iptali gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

KARAR :

Dava; 25/12/2013 gün ve 28862 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 2014 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi ekinin notlar kısmının 2. maddesinde yer alan “Tarifedeki ücretler aylık olup KDV hariç brüt tutarlardır.” düzenlemesinin iptali istemiyle açılmıştır.

Anayasanın 135. maddesinde, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları, “belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında gizli oyla seçilen kamu tüzel kişilikleridir.” şeklinde tanımlanmıştır.

Anayasanın 73. maddesinde ise, vergi, resim harç ve benzeri mali yükümlülüklerin kanunla konulacağı, değiştirileceği veya kaldırılacağı hükmüne yer verilmiş, bu hükme uygun olarak 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1. maddesinde, bu verginin konusunu oluşturan işlemler sayılmış, 20. maddesinin 4. fıkrasında, belli bir tarifeye göre fiyatı tespit edilen işler ile bedelin biletle tahsil edildiği hallerde tarife ve bilet bedelinin Katma Değer Vergisi dahil edilerek tespit olunacağı ve verginin müşteriye ayrıca intikal ettirilmeyeceği öngörülmüştür.

Öte yandan; 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun “Ücret” başlıklı 46. maddesinde; “Ücret, meslek mensuplarının hizmetlerine karşılık olan meblağı ifade eder. Ücretin asgari miktarı tarife ile belirlenir.

Tarifedeki asgari miktar altında ücret karşılığında iş kabulü yasak olup, aksine hareket disiplin cezasını gerektirir.

Her odanın yönetim kurulu, her yıl ocak ayından geçerli olmak üzere serbest muhasebeci mali müşavirler ve yeminli mali müşavirlerin yapacakları iş ve işlemler karşılığında alacakları ücretleri gösterir birer tarife hazırlayarak Birliğe gönderir.

Birlik yönetim kurulu, oda yönetim kurullarının tekliflerini de gözönüne almak suretiyle çeşitli odaları içine alacak grupları tespit ve gruplarda uygulanacak tarifeleri hazırlayarak Maliye Bakanlığına gönderir.

Maliye Bakanlığı tarifeyi aynen veya gerekli gördüğü değişikliklerle tasdik eder. Tarifeler Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girer.

Yeni tarifenin tasdikine kadar mevcut tarife hükmü uygulanır.” hükümlerine yer verilmiştir.

Anılan Kanun uyarınca hazırlanan ve 25.12.2013 günlü ve 28862 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 2014 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi ekinin notlar kısmının dava konusu edilen 2. maddesinde; “Tarifedeki ücretler aylık olup KDV hariç brüt tutarlardır.” kuralına yer verilmiştir.

Yukarıda alıntısı yapılan Anayasa kuralı ile 3065 sayılı Yasanın 20/4. maddesinin birlikte incelenmesinden tarifede öngörülen ücretin içinde katma değer vergisinin de yer aldığı sonucuna ulaşılmıştır.

Vergi yükümlülüğünün Kanunla konulması ve değiştirilmesini öngören Anayasa hükmü ile Katma Değer Vergisinin tarifedeki ücrete dahil olarak tespit edilmesini öngören 3065 sayılı Kanunun yukarıda metni açıklanan 20. maddesi gözönüne alındığında, Katma Değer Vergisinin tarifede belirlenen ücrete ayrıca ilave edilmesi sonucunu doğuran davaya konu düzenlemenin yasal dayanaktan yoksun bulunduğu açıktır.

SONUÇ :

Açıklanan nedenlerle, 25/12/2013 gün ve 28862 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 2014 Yılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Asgari Ücret Tarifesi ekinin notlar kısmının 2. maddesinde yer alan “Tarifedeki ücretler aylık olup KDV hariç brüt tutarlardır.” düzenlemesinin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 371,60 TL yargılama gideri ile karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.980,00 TL tutarında vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 12/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

[mks_separator style=”solid” height=”2″]

Kaynak: Palmiye Yazılım


Bu Yazıyı Paylaşın