Sanık İçin Baro Tarafından Görevlendirilen Zorunlu Savunmanın Ücretlerinin Sanıktan Alınmasına Hükmedilemez

T.C.
YARGITAY
Birinci Ceza Dairesi

Esas No : 2015/6321
Karar No : 2017/290
Tarih : 08.02.2017
KAVRAM:
  • KASTEN ÖLDÜRME SUÇU
  • SANIK İÇİN BARO TARAFINDAN GÖREVLENDİRİLEN ZORUNLU SAVUNMANIN ÜCRETLERİNİN SANIKTAN ALINMASINA HÜKMEDİLEMEYECEĞİ
  • ZORUNLU MÜDAFİ ÜCRETİNİN İLGİLİ BAKANLIK BÜTÇESİNDE AYRILAN ÖDENEKTEN KARŞILANACAĞININ GÖZETİLMESİ GEREĞİ

İÇTİHAT METNİ

1- Katılan … vekilinin yüzüne karşı 27.10.2015 tarihinde tefhim olunan hükme yönelik 1 haftalık yasal süreden sonra 12.11.2015 günü gerçekleşen temyiz isteminin CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmiştir.

2- Gerekçeli karar başlığında tutuklama tarihinin 21.05.2012 yerine 21.05.2015 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir eksiklik olarak kabul edilmiştir.

3- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık …’in maktul …’yu nitelikli kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ve tahrike ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozmaya uyularak verilen hükümde düzeltme nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan … vekilinin eksik incelemeye, haksız tahrik hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine, sanık müdafiinin eksik incelemeye, kriminal raporun yetersiz olduğuna, Adli Tıp Genel Kurulu’ndan TCK’nun 32. maddesi kapsamında rapor alınması gerektiğine, TCK’nun 34. maddesinin uygulanması gerektiğine, haksız tahrikin derecesine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,

1- 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu maddeyle yaptığı uygulama ve,

2- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi uyarınca, 5271 sayılı CMK’nun 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Kanunun 13. maddesine dayanılarak hazırlanan Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince Müdafii ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi kapsamında Baro tarafından görevlendirilen zorunlu müdafii ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı biçimde tahsiline karar verilmesi, kanuna aykırı ise de;

Bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasındaki 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün “Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK’nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine” şeklinde, yine hüküm fıkrasında yer alan zorunlu müdafii ücretinin çıkartılması suretiyle yargılama giderleri toplamının ise ?1407,99 TL? olarak değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN ve resen de temyize tabi hükmün tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ve temyiz incelemesi dışında tutuklulukta geçen süre göz önüne alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin reddine, 08.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Yazıyı Paylaşın